Kürdistan Gençleri, PKK için kendinizi feda etmeyin. PKK’nın sizi kurban etmesine izin vermeyin…

İbrahim GÜÇLÜ

(ibrahimguclu21@gmail.com)

Kürt siyaset sınıfının, Kürt yurtsever aydınlarının, Kürdistan parti ve örgütlerinin önemli bir bölümü; dar görüşlülüklerinden, vizyonsuzluklarından, popülist zihniyete sahip olmalarından, PKK konusunda net görüşlere sahip olmamalarından dolayı bugünkü yazımda ele alacağı iki konuyu ya görmezlikten geliyorlar, ya teğet geçiyorlar, ya çok öne plana çıkarmıyorlar, ya da bilinçli olarak kamuoyu düzeyine çıkarmıyorlar. Ama bu iki konuda zaman çoktan gelmiş ve geçmiş durumdadır.. Bu iki konu yakıcı ve yıkıcı bir hal almış durumdadır. Bundan dolayı bu iki konu ana sloganlar haline getirilip, zihinlerimize kazınmalı, programlarımıza büyük harflerle işlemeli, duvarlara yazılmalı, afişleri yapılmalı, makalelerde işlenmeli, sosyal medya da ısrarla ele alınmalı, seminer ve konferans konuları olmalıdırlar.

KÜRDİSTAN GENÇLERİNİN BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN VE KÜRT MİLLETİNİN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN KENDİLERİNİ FEDA ETMELERİ MEŞRU VE GEREKLİDİR. KÜRT-KÜRDİSTAN DÜŞMANI PKK İÇİN KENDİLERİNİ FEDA ETMELERİ KÜRTLER İÇİN BÜYÜK BİR ZARAR VE KAYIPTIR…

Kürdistan, verili durumda dört parçaya bölünmüş ve dört sömürgeci devletin egemenliği, hükümranlığı ve işgali altındadır. Bundan dolayı, Kürdistan’ın önünde bağımsızlık, sömürgecilik ve işgaldan kurtulma gündemdedir. Bundan dolayı da, bütün Kürtlerin ve Kürdistan gençlerinin, Kürdistan’ın bağımsızlığı için, Kürdistan’da sömürgeciğin ve işgalin son bulması için mücadele etmesi, fedakârlık yapması, büyük cezaları ve ölümü göze almaları oldukça doğal, meşru, gerekli, zorunlu, tarihi bir görevdir.
Kürt milleti, bütün milli haklarından yoksun, milli hakları zorla ve şiddetle gasp edilmiş durumdadır. Dünyada devlet sahibi olmayan, dört devletin sömürgeci hükümranlığı, egemenliği altında mücadelesini acılarla, katliamlarla, zorunlu göçlerle, liderlerinin ve öncü mücadelecilerinin idam edilmesiyle devam ettiriyor. Kürtlerin ve Kürdistan gençlerinin, Kürt milletinin milli haklarını kazanması, devletini kurması için mücadele etmesi, fedakârlık yapması, büyük cezaları ve ölümü göze alması oldukça doğal, gerekli, zorunlu, tarihi bir görevdir.

Kürtler, Kürdistan gençleri, Kürt liderleri, Kürdistan parti ve örgütleri de bugüne kadar da Kürdistan’ın dört parçasında bu mücadeleyi yürütüyorlar. Yürütmeye devam ediyorlar.

PKK, yaptığı iş ve mücadele, bu konseptin dışındaki bir mücadeledir.
PKK, Kürt ve Kürdistan’a karşı, Kürdistan milli hareketini, Kürdistan parti ve örgütlerini, Kürtleri fiziki olarak ortadan kaldırmak ve tasfiye etmek için sömürgeci devletlerin çıkarlarına uygun politikaları hayata geçirmektedir.
Kürdistan Federe Devletine karşıdır, ona yok etmek ve yıkmak istiyor. Kürdistan Devletinin kuruluşuna karşıdır. Bundan dolayı, “Kürdistan Devletini çoktan çöpe attık”, “Kürt milli Devleti gericidir ve gerekli değildir” diyerek bu niyetini açığa çıkarmıştır. Kürdistan Federe Devletinde bağımsızlık referandumuna karşı çıkarak, Kerkük’ün sömürgeciler ve Irak Merkezi Hükümeti tarafından işgal edilmesine önayak olan güçlerle bir olması, PKK’nın Kürt düşmanlığını tam anlamıyla açığa vurmuştur.
Kürdistan’ın Batısının ismini, “Kuzey Suriye” yapması, PKK’nın Kürt-Kürdistan’a ve Kürdistan’ın bağımsızlığına karşı olduğunu gün yüzüne çıkarmıştır.
Kürt milli değerlerine karşıdır.
Kürt kültürüne karşıdır.
Kürdistan Bayrağına karşıdır.
Kürt milli eğitimine karşıdır. Apoist ideolojik bir eğitimi öngörmektedir.
Kürdistan milli direnme hareketlerine ve genel anlamda geçmiş Kürt milletinin tarihine karşıdır. İdeolojik Apoist bir tarih bakış açısını, Kemalistlerin, Stalinistlerin yaptığı gibi bir ideolojik ve gerçeklere dayanmayan, bir tarih bakış açısını yaratmak istemektedir.
Kürtleri, millet olarak parçalamak ve ortadan kaldırmak istiyor. Bunun da en somut delillerinden biri de, milleti oluşturan en küçük ve önemli olan toplumsal birim aileyi gerici kabul ediyor, parçalamak, ortadan kaldırmak istiyor.
Kürtlerin devlet olması halinde, Kuzey Kore ve Güney Kore gerçeğinde olduğu gibi Kürt milletini ve Kürdistan bölmek istiyor.

PKK, Kürdistan’da Kürt milletinin egemenliğini ve hegemonyasını oluşturmak istemiyor. Parti (PKK), lider (Öcalan), ideoloji (Apoizm+Kemalizm+Stalinizm+Hitlerizm karışımı) diktatörlüğünü, otoriter hegemonyasını ve egemenliğini kurmak istiyor. Bulunduğumuz aşamada, Suriye Baas Partisi ile birlikte Kürdistan’ın Batısında kurduğu ve sürdürdüğü halkımıza zulüm eden diktatörlük bunun göstergelerinden biridir.

Kürtler, Kürdistan gençleri bu diktatörlük uğruna ağır cezaları ve ölümleri, işkenceleri, acıları, göze almamalıdırlar. Bu diktatörlük için savaşmamalıdırlar.

PKK, SİLAHLI, TERÖRİST, İLLEGAL BİR ÖRGÜT OLARAK, BU YAPISINA UYGUN METOTLA ÇALIŞMIYOR VE YOL YÜRÜMÜYOR. SİLAHSIZ, LEGAL BİR ÖRGÜT GİBİ HAREKET EDEREK KÜRTLERİ VE KÜRDİSTAN GENÇLERİNİ ELE EDİYOR, KENDİSİNE DESTEK VEREN KÖYLERİ VE KÖYLÜLERİ DEŞİFRE EDİYOR. KÜRTLERİ DEVLETE YEM EDİYOR. KÜRTLERİN, ŞİDDETLİ İŞKENCELER ÇEKİLMESİNE, AĞIR CEZALAR ALMASINA VE ÖLÜMLERİNE SEBEP OLUYOR.

Türk Devleti’nin, Kürdistan milli hareketine karşı sürdürdüğü stratejilerinden biri de, Kürt milli direniş hareketlerini zamanından önce provoke etmek, bu harekete öncülük eden ve katılanları deşifre etmek, devamında da gerekli olanları yapmaktır. Bu yaptıkları da:: Katliamlar yapmak, direnme hareketlerinin liderlerini ve öncü kadrolarını idam etmek, Kürdistan’ın demografisini değiştirmek, kitlesel göç hareketinin koşullarını yaratmaktır.

PKK de aynı stratejiyi, derin güçler tarafından oluşturulup ortaya çıktığı andan itibaren devam ettirdi. İllegal, silahlı, terörist bir hareket olmasına rağmen, legal ve siyasi bir hareket gibi hareket etti. Şimdi de aynı şekilde devam ediyor. Bu hareket tarzıyla, kendisini destekleyen köylüleri ve açıkça gittiği köyleri yayınlarında açıklayarak deşifre etti ve ediyor.

PKK’lı olmak büyük cezayı öngörmesine rağmen, çok rahat bir şekilde taraftarlarını devlet gözünde deşifre ediyor. Onları açık terörist eylemlere sürüyor. O İnsanlar gözaltına alınıyor, işkence görüyor, ölmeyenler yargılanıp ağır cezalara çarptırılıyorlar.

Şu anda PKK’da gerilla olarak silahla oynayanlar, devlet tarafından çok iyi tanınıyorlar. Çünkü bu gerillaların listesi PKK tarafından devlete veriliyor. Bu Kürdistan gençlerinin devlet tarafından kolaylıkla avlanması, kurban hale gelmesi için şartlar yaratıyor.

Kürdistan gençleri olur olmaz gereksiz işlerin peşinde koşturuluyorlar. “Öcalan‘a özgürlük” eylemelerinden yargılanıp büyük cezalara çarptırılanların sayısı binlerle ifade edilmek durumundadır. Öcalan için yakmaya ikna edilen, intihara sürüklenen gençlerin sayısı bilinir durumda değildir.

Daha açık ifade etmek gerekirse, PKK, “biz buradayız gelin bizi yakalayıp ağır cezalara çarptırtın, gelin bizi öldürün” demektedir.

Böyle bir davranış, illegal ve silahlı bir milli kurtuluş halk hareketini bize anlatmıyor. Kürdistan’ın Güneyinden on yıllarca devam eden pêşmerge savaşı deneyleri, Kürdistan’ın Doğusundaki pêşmerge mücadelesi, bize tersini öğretiyor. Örneğin Kürdistan’ın Güneyinde KDP ve KYB, taraftarlarını deşifre etmemek için ince eleyip, sık dokuyorlardı. Çünkü taraftarlarını deşifresi, ölümleri demekti.

PKK’nın statüsü gereği benzer bir durum olmasına rağmen, PKK özensiz ve taraftarlarını deşifre etmeyi, kendi stratejisini güçlü sürdürmenin bir aracı olarak ele alıyor. Böylece insanları araçsallaştırarak, harcıyor, yok ediyor.

Tüm Kürtlerin, özellikle Kürdistan gençlerinin, PKK’nın bu tutumunun normal bir tutum ve hareket tarzı olmadığını bilmek durumundadırlar. Her açıdan olağanüstü, Kürtleri yok etmeye, Kürtlerin zarar görmesine yol açacak bir PKK hareketiyle karşı karşıyayız.

Kürdistan gençleri bu gerçeği görerek hareket etmeli, PKK’ya destek olmamalıdır.

Diyarbekîr, 21 Haziran 2022

Geef een reactie

Het e-mailadres wordt niet gepubliceerd. Vereiste velden zijn gemarkeerd met *