SJAC “Duvarların Kulağı Var: Sınıflandırılmış Suriye Güvenlik Sektörü Dokümanlarının Analizi” başlığıyla 5 bin belgeden derlenmiş 53 sayfalık rapor yayınladı.
Belgelerin bir kısmı Kürtler ve farklı azınlıkların bastırılmasına yönelik konuları içeriyor. Bu belgelerdeki 25 sayfa, direk Kürtleri baskı altına almayı kapsıyor. Hazırlanan raporun 349 sayfasında, hükümetin Kürtlere karşı korku planlarını içeriyor.
SJAC’ın açıklamasına göre, söz konusu raporda Kürtler dışındaki diğer azınlıklardan çok az bahsediliyor. Bunun iki sebebi var; Birincisi Kürtlerin nüfusu diğer azınlıklarınkinden daha fazla olması, ikincisi de Kürtler siyasi çalışmaları daha uzun tarihlere dayanıyor.
Toplanma ve ifade özgürlüğü
Söz konusu belgelerde, Kürtlerin 2010 yılı Newroz’u ve İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı kutlamaları engellenmesi isteniyor. Ayrıca Kürt yöneticilerin Newroz’a katılmaması için tehdit edildikleri de belgelerde görülüyor. Bunun yanı sıra arabalarda Kürtçe müzik çalanların da cezalandırılması isteniyor.
Kültürel hakların yok edilmesi
İki sayfalık bölümde Kürt dili ve kültürü Suriye’nin toprak bütünlüğü için “tehlike” olarak belirtilirken, Suriye’de Kürt kültürü ile ilgili olan herşey “ihanet” olarak tanımlanıyor.
Kürt siyasi faaliyetlerinin arttığına dikkat çekilerek, hükümetin bunları engellemeye yönelik planlarına yer veriliyor.
Bunun yanı sıra, Suriye hükümeti Kürtlerin ekonomik olarak güçlenmesinden de endişe ettiği söz konusu belgelerde görülüyor. Belgelerde emniyet güçlerinin, Kürtlerin arazi satın alıp mal varlığı elde ettiğine ilişkin şüphe ve öneriler işleniyor.
Raporda, Kürtlerin arazi alım satımının izlenmesi, arazi alacak Kürtlerin bunun için özel bir izin alması ve bunu yapmayan Kürtlerin cezalandırılması öneriliyor.
Raporun başka bir bölümünde ise Kürtlere ait toprakların ellerinden alınarak Arap işçilerin yerleştirilmesi ve bu topraklarda ev yapmalarına destek verilmesi ve Kürtlerin engel olmaması için sürecin takip edilmesi öneriliyor.
Raporda ayrıca, hükümetin Arap iş insanlarına avantajlar sağlayarak, Kürt iş insanlarına üstün gelmesinin sağlanması ve Kürt iş insanlarının zarara uğratılmasına ilişkin planlar hakkında bilgiler var.
Suriye hükümetine ait söz konusu belgelerde Arap aşiretlerine baskı yapılarak Haseke’deki Kürt yerleşimlerine gitmelerinin sağlanması planı yer alıyor. SJAK’a göre hükümet Kürtlerin hiçbir yerleşim yerinde çoğunluk olmasını istemiyor, söz konusu planı bu amaçla gerçekleştiriyor.
Nitekim belgelerin birinde, “Siyasi faaliyetlerin en iyi şekilde kontrol edebilmek için Kürtlerin hiçbir yerde çoğunluk olmaması gerekiyor” ifadeleri yer alıyor.
Raporda, Kürt lider ve yöneticilere hükümet içinde yer verilmesi ve böylece Kürtlerin kendilerini Suriyeli olarak hissetmelerinin sağlanması gerektiği belirtiliyor. Bunun için gerekirse Kürt lider ve yöneticilere karşı ikna veya yıldırma metotlarının kullanılması öneriliyor.
Raporda, Kürt şahsiyetlerini hükümete çekmek için ajanlaştırma, suçlama, asayiş güçlerinin saldırı yöntemleri ve Arap aşiretlerinin saldırılarından yararlanmasına ilişkin planlar bulunuyor.
Belgelerin birinde ise, PYD, KDP-Suriye, PAK gibi Kürt partileri ile görüşülerek Beşar Esad’dan yana tavır almalarının sağlanması isteniyor.
Suriye hükümeti, ordusu ve emniyet güçlerince hazırlanan bu gizli rapordaki planlar, “Kürtlerin durumunu ele almak için Türk yönteminin kullanılması” isteniyor.
SJAC bu belgelere nasıl ulaştı?
Raporları yayınlayan SJAC, “Bu rapor, Suriye savaşı sırasında hükümet tarafından terk edilen istihbarat ajansı ofislerinden SJAC tarafından ele geçirilen 5.000 sayfa belgenin incelenmesine dayanıyor. Analiz edilen belgeler, Suriye istihbarat teşkilatlarının karar alma süreçlerine dair benzersiz ve çağdaş bir kayıt sunarak, yalnızca ciddi insan hakları ihlallerini değil, aynı zamanda bu kurumların Suriye yaşamının her yönüne nüfuz etmesini de ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı.
SJAC Müdürü Muhammed Abdullah, “Suriye’de büyüyen ve sistemi tanıyan biri için raporların içeriği ilginç değil. Raporlar, asayiş güçlerinin yasalardan üstün olduğunu ve bu şekilde çalıştıklarını gösteriyor” dedi.
Raporlar askeri ve emniyet şemsiyesi altındaki 7 kurumla ilgili. Bu kurumlar, Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı
Erbil (Rûdaw) – Washington merkezli Suriye Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezi (SJAC), Suriye ordusu ve emniyet güçlerine ait 5 bin belgeyi yayınladı. Söz konusu belgelerin, Suriye savaşında terk edilmiş devlet kurumlarından alındığı belirtildi.
SJAC’ın “Duvarların Kulağı Var: Sınıflandırılmış Suriye Güvenlik Sektörü Dokümanlarının Analizi” başlığıyla 53 sayfalık rapor yayınladı.
Raporları yayınlayan SJAC, “Bu rapor, Suriye savaşı sırasında hükümet tarafından terk edilen istihbarat ajansı ofislerinden SJAC tarafından ele geçirilen 5.000 sayfa belgenin incelenmesine dayanıyor. Analiz edilen belgeler, Suriye istihbarat teşkilatlarının karar alma süreçlerine dair benzersiz ve çağdaş bir kayıt sunarak, yalnızca ciddi insan hakları ihlallerini değil, aynı zamanda bu kurumların Suriye yaşamının her yönüne nüfuz etmesini de ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı.
SJAC Müdürü Muhammed Abdullah, “Suriye’de büyüyen ve sistemi tanıyan biri için raporların içeriği ilginç değil. Raporlar, asayiş güçlerinin yasalardan üstün olduğunu ve bu şekilde çalıştıklarını gösteriyor” dedi.
Raporlar askeri ve emniyet şemsiyesi altındaki 7 kurumla ilgili. Bu kurumlar, Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı, Askeri İstihbarat, Siyasi Asayiş Birimi, Milli Güvenlik Bürosu, Emniyet Güçleri Genel Müdürlüğü İstihbarat Birimi ve Hava Kuvvetleri İstihbarat Birimi’dir.
Belgelerin bir kısmı Kürtler ve farklı azınlıkların bastırılmasına yönelik konuları içeriyor. Bu belgelerdeki 25 sayfa, direk Kürtleri baskı altına almayı kapsıyor. Hazırlanan raporun 349 sayfasında, hükümetin Kürtlere karşı korku planlarını içeriyor.
SJAC’ın açıklamasına göre, söz konusu raporda Kürtler dışındaki diğer azınlıklardan çok az bahsediliyor. Bunun iki sebebi var; Birincisi Kürtlerin nüfusu diğer azınlıklarınkinden daha fazla olmas, ikincisi de Kürtler siyasi çalışmaları daha uzun tarihlere dayanıyor.
Toplanma ve ifade özgürlüğü
Söz konusu belgelerde, Kürtlerin 2010 yılı Newroz’u ve İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı kutlamaları engellenmesi isteniyor. Ayrıca Kürt yöneticilerin Newroz’a katılmaması için tehdit edildikleri de belgelerde görülüyor. Bunun yanı sıra arabalarda Kürtçe müzik çalanların da cezalandırılması isteniyor.
Kültürel hakların yok edilmesi
İki sayfalık bölümde Kürt dili ve kültürü Suriye’nin toprak bütünlüğü için “tehlike” olarak belirtilirken, Suriye’de Kürt kültürü ile ilgili olan herşey “ihanet” olarak tanımlanıyor.
Kürt siyasi faaliyetlerinin arttığına dikkat çekilerek, hükümetin bunları engellemeye yönelik planlarına yer veriliyor.
Bunun yanı sıra, Suriye hükümeti Kürtlerin ekonomik olarak güçlenmesinden de endişe ettiği söz konusu belgelerde görülüyor. Belgelerde emniyet güçlerinin, Kürtlerin arazi satın alıp mal varlığı elde ettiğine ilişkin şüphe ve öneriler işleniyor.
Raporda, Kürtlerin arazi alım satımının izlenmesi, arazi alacak Kürtlerin bunun için özel bir izin alması ve bunu yapmayan Kürtlerin cezalandırılması öneriliyor.
Raporun başka bir bölümünde ise Kürtlere ait toprakların ellerinden alınarak Arap işçilerin yerleştirilmesi ve bu topraklarda ev yapmalarına destek verilmesi ve Kürtlerin engel olmaması için sürecin takip edilmesi öneriliyor.
Raporda ayrıca, hükümetin Arap iş insanlarına avantajlar sağlayarak, Kürt iş insanlarına üstün gelmesinin sağlanması ve Kürt iş insanlarının zarara uğratılmasına ilişkin planlar hakkında bilgiler var.
Suriye hükümetine ait söz konusu belgelerde Arap aşiretlerine baskı yapılarak Haseke’deki Kürt yerleşimlerine gitmelerinin sağlanması planı yer alıyor. SJAK’a göre hükümet Kürtlerin hiçbir yerleşim yerinde çoğunluk olmasını istemiyor, söz konusu planı bu amaçla gerçekleştiriyor.
Nitekim belgelerin birinde, “Siyasi faaliyetlerin en iyi şekilde kontrol edebilmek için Kürtlerin hiçbir yerde çoğunluk olmaması gerekiyor” ifadeleri yer alıyor.
Raporda, Kürt lider ve yöneticilere hükümet içinde yer verilmesi ve böylece Kürtlerin kendilerini Suriyeli olarak hissetmelerinin sağlanması gerektiği belirtiliyor. Bunun için gerekirse Kürt lider ve yöneticilere karşı ikna veya yıldırma metotlarının kullanılması öneriliyor.
Raporda, Kürt şahsiyetlerini hükümete çekmek için ajanlaştırma, suçlama, asayiş güçlerinin saldırı yöntemleri ve Arap aşiretlerinin saldırılarından yararlanmasına ilişkin planlar bulunuyor.
Belgelerin birinde ise, PYD, KDP-Suriye, PAK gibi Kürt partileri ile görüşülerek Beşar Esad’dan yana tavır almalarının sağlanması isteniyor.
Suriye hükümeti, ordusu ve emniyet güçlerince hazırlanan bu gizli rapordaki planlar, “Kürtlerin durumunu ele almak için Türk yönteminin kullanılması” isteniyor.
, Askeri İstihbarat, Siyasi Asayiş Birimi, Milli Güvenlik Bürosu, Emniyet Güçleri Genel Müdürlüğü İstihbarat Birimi ve Hava Kuvvetleri İstihbarat Birimi’dir.Rudaw
