Hereket[20:35, 30.9.2017] A Lİ FUAT DOĞUŞ: AZADÎ Sözcüsü Sayın Ayetullah Aşitî’nin Aşura ve Kerbela Mesajı
KERBELA
“Kürdistan yeni bir Kerbela’ya dönüştürülmek; Ortadoğu, Kerbela’nın şirk ve şiddet faillerinin mirasına havale edilmek istenmektedir. Müslümanların bilinç ve dirliği Şii, Sünni, Kürt, Türk, Arab ayrımına kurban edilmek istenmektedir. Bu, tarihi bir vebaldir.”
Mazlum, “hakkı yenmiş, hukuku çiğnenmiş, kendi evinin idaresi elinden alınmış, her türlü kültürel değerlerinden mahrum bırakılmış, masumiyeti ihlal edilmiş insandır.”
DEVLET ADALETLE ABAD OLUR, VELEV Kİ KÜFÜR DAHİ OLSA. DEVLET ZULÜMLE ABAD OLMAZ, VELEV Kİ İSLAM OLSA
Hicri 61 yılının 10 Muharrem günü Kerbela’da mazlumla zalimin, hak ile batılın, sadakatle hıyanetin karşılaştığı ve çöl kumlarının kana bulandığı gündür.
“Efendimiz Resulullah’ın aziz torunu Hz. Hüseyin ve çoğu Ehl-i Beyt’ten olan 70’ten fazla masum insan şehadet şerbetinden içmiştir. Kerbela’da şehid düşen Ehl-i Beyt’in muhterem büyükleri kahramanlığın simgesi, katiller ise korkaklığın ve kalleşliğin isimleri olmuşlardır.
Kerbela, baskı, haksızlık, hukuksuluk ve zülüm altında yaşamaktansa, boyunduruk altına girip tutsak kalmaktansa şehadeti seçip teslim olmayan asaletin tezahürüdür. Hz. Hüseyin, haksızlığı reddeden, zulme baş kaldıran, mevki ve makam hırsını elinin tersiyle iten, tarih boyunca örnek alınacak bir önderlik sembölüdür.
Hz. Ali, “Sabır imandır. Sabrı olmayanın imanı yoktur.” demiştir. Kerbela sabrın zaferi, mazlum iradenin nefesi, haklı davanın sancak olduğu gündür.
KERBELA’NIN MESAJI
Bugün Hüseyni şuura her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunu, çünkü Kerbela vakasının farklı dozda, değişik ağırlık ve boyutlarda hala sürdüğünün farkında olmalıyız.
Yezitlerin yine farklı isimlerle sahnede olduğunu; adaletin, hukukun, eşitliğin ve insanca yaşamanın değişik metod ve baskılarla önünün kapatıldığını, insanlar arasına çeşit çeşit ayrıştırılmaların, ötekileştirilmelerin, kutuplaştırılarak birbirlerine kırdırıldığını görmemiz lazım.
Bu sebeplerle Kerbela’nın zorba tağuti günah cephesinin devamlı tahkim edildiğinin bilincinde ve şuurunda olmalıyız.
Kerbela’dan ibret almamız, Muharrem ayında geçmişin matemini idrak ve ifade ederek Hüseyni yolun mazlumların, haklarından mahrum bırakılmışların yolu ve dirilişi olduğunu unutmamamıza ve o yolda yaşamaya çalışmamıza bağlı.
Bunun için Firavunları, Nemrutları, Yezitleri iyi tanımak ve onların tuzaklarını bozarak Ortadoğu’da iç içe yaşamakta olan halklar arasında din, dil, renk ayrımına girmeden kader birliği noktasında ve hak hukuk temelinde birliktelik sağlamaktır.. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de buyuruyor: ‘Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız mutlaka siz üstünsünüz.’ diyerek bizlere yolu gösteriyor.
Bu münasebetle Kerbela’da ve hak, hukuk, adalet uğruna can veren tüm şehidleri yad eder, tüm mazlum halkların ve Kürdistan’ın özgürlüğüne vesile olmasını, başka Kerbelaların yaşanmamasını Allah’tan temenni ederim.
Ayetullah Aşitî
Kürdistan İslami Hareketi / Azadî Hareketi Sözcüsü
30.09.2017a AZADÎ