VİDEO-İran’dan kaçan Kürt aktivist Muradi, iade edilmek istemiyor

Muradi’nin eşi Delnia: Kocam idam edilebilir

 

Ramazan YAVUZ

İran’da işçi hareketleri içinde yer alan ve can güvenliği olmadığı gerekçesiyle eşi Delnia Molodzadeh ile birlikte Irak Kürdistan Federe Bölgesi üzerinden Türkiye’ye geçen ve Edirne’den Yunanistan’a kaçak yolla giderken yakalanan Kürt aktivist Halmet (Bijan) Muradi hakkında sınır dışı kararı verildi.

Kocasının İran’a iade edilmesi hâlinde idam edilebileceğini belirten Delnia Molodzadeh, “Ben itiraz ettiğim için salıverildim. Ancak kocam itirazı zamanında yapamadı ve bu nedenle kabul edilmedi. Kocam İran’a iade edilirse idam edilebilir. Biz can güvenliğimiz olmadığı için İran’dan kaçtık ve mülteciyiz. 6 aydır tutuklu olan kocamın bırakılmasını istiyorum” dedi.

iranli-aktivist-ida-korkusu-5.jpeg

İDAMLAR ÜLKESİ İRAN

İran’da son yıllarda idam edilenlerin sayısındaki hızlı artış devam ediyor. Kurdpa İnsan Hakları merkezi tarafından hazırlanan rapora göre, 2021 yılında 37’si Kürt 256 kişi, 2022 yılında 35’i Kürt 376 kişi, 2023 yılında ise 79’u Kürt 799 kişi idam edildi. Norveç merkezli İran İnsan Hakları Kurumu (IHR) ile Paris merkezli İdam Cezasına Karşı Birlikte (ECPM) adlı örgütü ise İran’da 2023 yılında 834 kişinin idam edildiğini duyurdu. 2024’ün Ocak ayında ise İran’da 6’sı Kürt 24 kişinin idam edildiği belirlendi.

SON OLARAK RAP ŞARKICISI İDAMA MAHKÛM EDİLDİ

İran’da son olarak Eylül 2022’de ayında başlayan ve yaklaşık 4 ay devam eden protesto gösterilerini organize etmekle suçlanarak idama mahkûm edilen ancak daha sonra cezası Yüksek Mahkeme tarafından hapse çevrilen İranlı rap şarkıcısı Tumac Salihi’nin yeniden idama mahkum edildiği öğrenildi. İran’da 2024 yılında şimdiye kadar kaç kişinin idam edildiği ise tam olarak bilinmiyor. İran’daki idamlarla ilgili hazırlanan raporlara göre, İran’da idam edilenlerin yüzde 68’nin siyasi tutuklular olduğu, bu siyası tutukluların yüzde 71’nin ise Kürt olduğu vurgulandı.

İran’dabaşta siyasi faaliyetlerde bulunanlar olmak üzeregazeteciler, işçiler, sanatçılar ve aktivistler can güvenliklerinin olmadığı kanaatine vardıklarında ülkeden kaçak yollarla Türkiye ve diğer komşu ülkeler üzerinden Avrupa ülkelerine ulaşmaya çalışıyor. Türkiye ve İran’a komşu diğer ülkelere kaçanların en büyük korkusu ise sınır dışı edilerek İran’a teslim edilmeleri. Çünkü İran’a teslim edildiklerinde ağır cezalar, işkenceler ve hatta idamla yargılanabileceklerini biliyorlar.

KAÇTIKLARI IRAK KÜRT BÖLGESİNİ İRAN BOMBALADI

İran’da can güvenlikleri kalmadığı gerekçesiyle eşi Delniaile birlikte kaçanlardan biri de Kürt AktivistHalmet (Bijan) Muradi. İran’da işçi hakları için sendikal faaliyetlerde bulunan Kürt aktivistHalmet (Bijan) Muradi, geçen yıl İran’dan kaçak yollarla Irak Kürdistan Federe Bölgesi’ne geçiş yaptı. İran sınır kesiminde bulunan ve İranlı Kürt muhaliflerin yaşadığı bölgelere sığınan Halmet(Bijan) Muradi ile eşi DelniaMolodzadeh, bu bölgeler İran tarafından bombalanınca buradan da kaçarak bu kez Türkiye’ye kaçak yollardan giriş yaptı. Türkiye’de bir süre kaldıktan sonra Avrupa’ya gidebilmek için Ekim 2023 tarihinde Türkiye’den kaçak yollarla Yunanistan’a geçmeye çalışan karı-koca sınırda güvenlik güçleri tarafından yakalandı.

SINIRDIŞI KARARI VERİLDİ

Edirne’deki kampta tutulan İranlı Kürt karı-koca hakkında Edirne Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından Kasım ayında sınır dışı kararı verildi. Sınır dışı kararıyla büyük bir korkuya kapılan karı-koca İran’a iade edilmeleri halinde başlarına neler gelebileceğini bildikleri için büyük bir panik yaşadı.

Sınır dışı edilme kararına 7 gün içerisinde itiraz etmeleri gerekiyordu. DelniaMolodzadeh bu süre içinde itirazda bulundu ve 65 gün sonra da serbest bırakıldı. Ancak eşi Halmet (Bijan) Muradi ise 7 günlük sürede başvuruda bulunamadı. Bunun üzerine Halmet(Bijan) Muradi kendine sağlanan avukatı aracılığıyla Edirne idare mahkemesinde dava açarak, kendisinin mülteci ve sınır dışı edilemeyecek kişilerden olduğunu, geri gönderilmesi halinde kötü muameleye maruz kalacağını mülteci olması nedeniyle Türkiye’de kalmasına izin verilmesi gerektiğini belirtip sınır dışı etme kararıyla ilgili yürütmenin durdurulması ve iptali için davası açtı. Ancak idare mahkemesi, sınır dışı kararının Halmet Muradi’ye 09.11.2023 tarihinde tebliğ edildiğini, 7 günlük itiraz süresinin aşılarak davanın 24.11.2023 tarihinde açılması nedeniyle davayı reddetti.

İdare mahkemesinin davayı reddetmesinden sonra işin peşini bırakmayan DelniaMolodzadeh, uluslararası koruma yasasının uygulanması için avukatlar tuttu, sesini duyurabilmek için ayrıca sosyal medyada da hesaplar açtı, eşinin durumuyla ilgili videolar yayınladı.

iranli-aktivist-ida-korkusu-2.jpeg

TİGRİS HABER’E YAŞADIKLARINI ANLATTI

Tigris Haber Gazetesi’ne konuşan Delnia Molodzadeh, eşinin işlemler sırasında itiraz hakkını kullanamadığını söyledi. Eşinin İran’a iade edilmesi halinde işkencelere, büyük cezalara maruz kalabileceğini ve hatta idam dahi edilebileceğini belirten Delnia Molodzadeh, eşinin İran’a İade edilmemesi ve serbest bırakılması için 4 aydır mücadele ettiğini söyledi. Eşinin belirsiz durumunun kendisini endişelendirdiğini belirten Delnia Molodzadeh, Türkiye hükümetinin kendilerine yardımcı olmasını istedi. Eşinin şu anda Malatya Geri Gönderme Merkezi’nde tutulduğunu belirten Delnia Molodzadeh, yaşadıklarını söyle anlattı:

“IRAK’TA KALDIĞIMIZ KÜRT BÖLGESİNİ İRAN BOMBALAYINCA TÜRKİYE’YE SIĞINDIK”

“Eşim İran’da işçi hakları için mücadele ediyordu ve hükümet muhalifiydi. Sürekli polisten kaçıyordu. İran’da idamlar var ve insanlar idam ediliyor. Ayrıca hemen her gün kocam evde olmamasına rağmen evimizi polis basıyordu, bana baskı uyguluyorlardı. Kocam korkudan eve gelemiyordu. Artık çaremiz kalmayınca ve İran’da can güvenliğimizin de kalmadığına kanaat getirdikten sonra kaçtık. Irak Kürdistan Federe bölgesine sığındık. İran muhaliflerinin de kaldığı yerleşim yerlerinde barınıyorduk. Ancak İran o bölgeleri iki kez bombaladı ve ölenler oldu. Bizde çok korktuk. Güvenli ülke diyerek bu kez Türkiye’ye geçtik. Türkiye’de bir süre kaldıktan sonra ise Avrupa’ya gitmek için Yunanistan’a geçerken Türk güvenlik güçleri bizi sınırda yakaladı. Eşim ve benim sınır dışı edilmemiz için karar verildi. Ben mülteci statüsünde olduğumuzu belirtip hemen itiraz ettim ve kabul edildi. Ancak eşim zamanında itirazını yapamadı. Mahkemeye başvurdu. Mahkemede zamanında itiraz yapmadığı için reddetti. 65 gün sonra da beni serbest bıraktılar. Bende eşimin İran’a iade edilmemesi ve serbest bırakılması için 4 aydır mücadele ediyorum.

“”EŞİMİN GÖZETİM SÜRESİ DOLDU ARTIK BIRAKSINLAR”

Eşimin Edirne ve Malatya’daki idari gözetim süresi olan 6 ayı geçti. Artık serbest bırakmaları gerekiyor. Ancak başvurularımızdan bir sonuç alamıyoruz. Eşimden 4 aydır ayrıyım. Çok güç durumdayım. Psikolojim bozuldu. Burada sahipsiz kaldım. Kimseyi de tanımıyorum. Beni eşimle de görüştürmüyorlar. Avukatlar aracılığıyla haberleşiyoruz. Avukat her aradığında çok korkuyorum eşimi acaba İran’a gerimi gönderdiler diye. Ruhen büyük bir çöküntü yaşadık. Eşim kampta benimde onun yanında kalabilmem için dilekçe vermiş ama ona cevap verilmemiş. Tek başıma kaldım. Türkçe bilmiyorum, buraları tanımıyorum. Ne yapacağımı şaşırdım.

“EŞİM İRAN’A İADE EDİLSE İDAM EDİLEBİLİR”

Eşim işçilerin hakları için sendikal faaliyetler yürütüyordu. Ancak hükümet muhalifiydi. Korkumuzdan kaçtık. Beni bıraktılar ama mutlu değilim. Eşimle ilgili sınır dışı kararı lütfen kaldırılsın. Ben ve eşim mülteciyiz. Mülteci olmak suçmu? Beni bıraktılar ama eşim henüz özgürlüğüne kavuşmadı. Eşimin İran’da siyasi aktivist olduğunu belgelerle de ispat ettik. Eşimle bir kez telefonda görüşebildim. Bana İran’a dönmemiz halinde İran rejiminin kendisini idam edeceğini söyledi. Eşim İran’a geri gönderilmesin, artık serbest bırakılsın.Onu İran’a geri gönderirlerse idam edilebilir.Türk hükümetinden, yetkililerden yardım bekliyoruz.Sivil toplum örgütleri, barolar, insan hakları savunucuları bana ve kocama sahip çıksın. “

AVUKAT, “ULUSLARARASI KORUMA BAŞVURUSU YAPTIK”

Halmet(Bijan)Muradi’nin avukatlarından biri olan ancak isminin yayınlanmasını istemeyen Avukat ise, Muradi için Uluslararası koruma başvurusu ile serbest bırakılması için başvurular yaptıklarını belirterek, “süreç halen devam ediyor. Ben müvekkilimin uluslararası koruma kapsamında olduğuna inanıyorum. Çünkü geri gönderilmesi halinde risk grubundadır. Onun emsali olan ve geri gönderilen kişiler kötü muamelelere tabii tutuluyor. Onun emsalinde olanların başına gelenleri düşündüğümüzde risk çok fazla. İran’da idam da var. Bu nedenle risk daha da fazla. Uluslararası koruma süreci devam ettiği için şu anda sınır dışı etme durumu yok ama sıkıntı var. Çünkü sınır dışı kararı iptal edilmedi. Ben ayrıca idari gözetimine de itiraz ettim ve serbest bırakılması için başvuru yaptım. Bizde bekliyoruz” diye konuştu.

TH

Geef een reactie

Het e-mailadres wordt niet gepubliceerd. Vereiste velden zijn gemarkeerd met *