İbrahim GÜÇLÜ
Uzun bir dönemdir ve özellikle Ekim 2017 tarihinde bir bölük KYB’linin şimdilerde KYB’nin başkanlığını yaptığı kişinin öncülüğünde Kerkük’ün işgalinin gerçekleşmesinde rol sahibi olmasından sonra, KYB bünyesinde milli çıkarları öteleyen ve ayaklar altına alan davranış biçimleri zuhur etti.
KYB’nin kurumsal ve tarihi mücadelesi ile ilişkisi olmayan Mam Celal’ın oğlu Bafıl Telabani ve Mam Celal erkek yeğenleri Lahor Cengi’nin ve kardeşi Aras’ın beklenmeyen bir şekilde parti yönetimini çok karizmatik KYB kurucu ve yöneticilerine karşı ele geçirmeleri oldukça şaşırtıcı oldu. KYB yönetimini siyasi metotlar dışındaki metotlarla ele geçirmeleri daha da şaşırtıcıydı. Parti içinde korkunun salınması ve KYB kurucu ve üyelerinin gelecekleri ve yaşamlarıyla ilgili kaygı taşımaya başlamaları olayı daha da kriminal hale getirdi. Süleymaniye’yi Kürdistan Federe Bölgesinden koparıp, Irak Merkezi Hükümetinin yönetimine verilmesi iddiaları daha tehlikeli gelişmelere işaret etti. PKK ve İran ilişkilerinin KYB’de tayin edici olmaları daha da ilginç gelişmelere yol açtı. Liderlikteki kavgada tarafların birbirlerini Mafiyavari metotlarla alt etme çabaları ve sonuçta Bafıl Telabani’nin tek lider konumuna gelmesi, KYB’nin karizmatik kurucu, üye, liderlerinin korkudan duruma sessiz kalmaları daha korkucu ve karanlık bir tablo ortaya çıkardı.
KYB’de seri cinayetlerin başlaması, durumu daha vahim hale getirdi. KYB’nin siyasi konumunu tartışma gündemine getirdi.
Bugünlerde bir KYB yöneticisi daha öldürüldü. Ölümden sonra dikkatler yine Bafil Talabani’nin üzerine çevrildi. Çünkü öldürülen kişi, önemli siyasi bir şahsiyettir. Bundan 20 gün önce de Bafıl Telabanî tarafından ölümle tehdit edilmiş. Tehditin akabinden öldürülmüş olması haklı olarak dikkatleri Bafıl Telabani’ye çevirmiştir.
Son öldürülen siyasi şahsiyet, KYB’nin eski Merkez Komite Üyesi Niyaz Dergeli’dir. Süleymaniye’nin Ranya ilçesinde ölü halde bulunuyor Medya, Dergeli’nin dün Ranya’daki dağ evinde tek başına bulunduğunu belirtiyor. Bu durum da, tehditten sonra oldukça ilginç bir konuma işaret ediyor. Bu cinayetin ve suikastın daha da organizeli, farklı metotlarla çok ustaca işlenmiş olduğunu gösteriyor.
Konuya ilişkin Raperin Polis Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “18 Ağustos 2023 Cuma günü saat 22.00’de Niyaz Dergeli olarak da bilinen Niyaz Celal Beg, faili meçhul bir cinayet neticesinde hayatını kaybetti” denildi.
Oysa Niyaz Dergeleyi’nin geçmişine ve gelişmelere bakılırsa cinayetin faili meçhul olmadığı görülecektir. Niyaz Dergeli KYB içindeki önemli isimlerden biri. Niyaz Dergele’yi 2000-2004 yılları arasında Dukan kaymakamlığı yapmış.
“Ayrıca Dergele, KYB’nin 2019 yılında başlayan iç çatışmalarında Lahor Cengi’den yana tavır almıştı. Önümüzdeki şubat ayında yapılacak olan Kürdistan Parlamentosu seçimlerine Lahor Cengi’nin YNK’den ayrı bir liste ile girmeyi planladığı ve bu konuda hazırlıklar yapıldığı belirtiliyor. Yerel kaynaklar Niyaz Dergeleyi’nin seçimde Lahor Cengi listesinin Soran bölgesindeki sorumlusu olacağını belirtiyorlar.
“Süleymaniye halkı ve yerel şahsiyetler Niyaz Dergele olayının faili meçhul bir cinayet olmadığını ve Murat Kani, Hawkar Caf, Akam Omar , Karwan Ali Şemar cinayetlerinin bir devamı olduğu konusunda hem fikirler.”
MELE BEXTIYAR BEHSA TEWANÊN NAV PARTIYA XWE DİKE
Mele Bextiyar, Kürdistan Yurtseverler Birliğinin (KYB) eski, tanınmış, savaşçı, teorisyen, üst düzey yöneticilerinden biridir. Bir dönem önce KYB içindeki tehlikeli, terörist, suikastçı ve yaşam hakkını hiçe sayan gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Süleymaniye’de işlenen birçok cinayet, Mele Bextiyar’ın görüşlerinin doğruladı. Son günlerde KYB’nin eski merkez komite üyelerinden biri olan Niyaz Dergele’nin kendi evinde bir cinayete kurban gitmesi tehlikeli gelişmelerin yoğunlaştığının ve Mele Bextiyar’ın endişelerini fazlasıyla doğrular nitelikte.
Mele Bextiyar, bu konuya ilişkin olarak kendi doğum gününden dolaylı ve Sovyetler Birliğinde Stalin’in Kanlı Döneminin cinayetlerini ve Troçki’nin katledilmesini anlatarak; Süleymaniye’deki bu tehlikeli gelişmelere işaret etmiş.
Basnews Gazetesi, Mele Bextiyar’ın makalesini Kürtçe haberleştirmiş. Ben de bu haberi olduğu gibi makalemde aktarıyorum.
BasNews – Endamê Encûmena Bilind a Siyasî û Berjewendiyên YNKê Mela Bextiyar di nivîsekî xwe de bi awayekî nerasterast hişyariya zêdebûna kiryarên terorîstî yên navxwe yên YNKê dide.
Mela Bextiyar di nivîseke ku bi boneya roja li dayîkbûna xwe û salvegera teror kirina Lev Davidovic Trockij ê yek ji rêveberên şoreşa cotmeha Rûsyayê, ku piştre ji aliyê zilamekî Stalîn ve hat kuştin û Mela Bextiyar behsa bûyera Trockij dike û amaje bi bandorên tewanên Stalîn ên li ser rewşa Partiya Komînîst a Rûsyayê dike û dibêje: ‘’Herçend Xoroşov di kongreya 20em a piştî mirina Stalîn a sala 1956ê de qepaxa mencelên tewanên Stalîn rakir û guman nehişt ku çi tewanbarek û çi dîl kujek û çend bê moral û exlaq jî bûye, lê êdî ew biryarên Xoroşov jî Partiya Bolşevîk nekarî rizgar bike. Ji ber tewanên Stalîn piştî salên 80yê serê partiya Lenîn xwar.
Di dawiyê de jî Mela Bextiyar hişyariyê dide û dibêje: ‘’Tewan tenê bi awayekî demkî dîktatoriyê disepîne. Lê di encama dawiyê de wek kurmê nav bedena partiyan wan partiyan bixwe jî dixwe û ber bi çala mirinê ve dibe.’’
Gelek kesên ku şirove bo wê nivîsa Mela Bextiyar jî nivîsîne, dibêjin ew gotinên Mela Bextiyar piştî teror kirina Niyaz Celal Dergeleyî, ku fermandarekî nêzîk Lahur Cengî bû û guman tê kirin ku ew jî yek ji qurbanê destê Bafil Talebanî be û vê nivîsa Mela Bextiyar wek hişyariyekî pênase dikin û dibêjin encamê de YNK jî ji ber wan hemû kiryarên terorkirinê dawiya wê jî metirsîdar e
KÜRDİSTAN SOSYAL DEMOKRAT PARTİ YETKİLİLERİ İÇ İLİŞLERİ BAKANLIĞINDA KORUMA TALEBİNDE BULUNDULAR…
Dün facebook ve twetterden okuyucularımla ve kamuoyuyla Kürdistan Sosyal Demokrat Parti yetkililerinin açıklamasını paylaşmıştım.
Kürdistan Sosyal Demokrat Partisi yetkilileri, Süleymaniye’de yaşamlarının tehlikede olduğunu ve her zaman bir terörist suikasta kurban gidebileceklerini açıklayarak, Kürdistan İçişleri Bakanlığından gerekli tedbirlerin ve korumanın sağlanması talebinde bulundular.
Yine bir dönem önce KYB yöneticileri de, PKK’nın korkusundan ve terörist eylemlerden dolayı Süleymaniye’nin sınırlarının dışına çıkamadıklarını açıklamışlardı.
SONUÇ OLARAK…
Bütün bu gelişmeler, YNK ve Süleymaniye’de tehlikeli gelişmelerin yoğunlaşmış olduğunu kamuoyuna, şahsi olarak bizlere ve tüm Kürtlere anlatıyor.
Bütün bu gelişmeler, Süleymaniye’nin Kürdistan’dan koparılması ve KYB içindeki ihtiraslı faşist ruhlu kişilerin/yöneticilerinin çabalarının bir sonucudur. Hukuk dışı, yabancı, işgalci, terörist, hukuk dışı, nizam/sistem düşmanı PKK, Haşdi Şabi güçlerinin Kürdistan Federe Bölgesinde İran’ın ve diğer güç odaklarının arkalamasıyla varlıklarını devam ettirmeleri, yıkım faaliyetlerini özgürce sürdürmelerinin ifadesidir..
Bu nedenle Kürdistan Hükümeti başta olmak üzere, Irak Federal Hükümeti bu gelişmelerden sorumludurlar. Bugüne kadar devlet olarak kendilerine düşen sorumlulukları yerine getirmedikleri için işin vardığı yer büyümüş büyük tehlikedir.
Her iki hükümetin daha vakit geçirmeden gerekli tedbir ve çözümleri üretmeleri gerekir. Yoksa eldeki fırsat kaçar, Irak Federal Devletinin ve Kürdistan Federe Devletinin varlığı tehlikeye girmeye başlar.
Tatvan, 22 Ağustos 2023
Bu tehlikeli gelişmeler sadece Süleymaniye ve KYB bünyesinde mevcut değiller. Bu tehlikeli gelişmelr, Kürdistan Federe Bölgesinin tümünde şu ya da bu oranda mevcutlar.
