MEDLER – III

İbrahim Küreken

ASUR’UN YIKILMASI VE MED DEVLETİNİN KURULMASI

Asur İmparatorluğu Aryanların bölgeye gelmesinden yüzyıllarca öncesinde bölgede egemendiler. Aryan Medler onlarca, yüzlerce yıl süren aralıklarla bölgeye göç ettiği dönemlerde, bölgenin egemen gücü olan Asurların saldırılarına maruz kaldılar. Bu saldırılar karşısında zaman zaman darbelendiler fakat süreç içinde bölgede güçlenmeleri devam etti ve Asur, Babil, Urartu devletleri için tehlike arz eder güce ulaştı. Asurların Medlere yaptığı gibi komşu Babil ve Urartu’ya da sonu gelmez saldırıları oluyordu. Bu durum, bölgenin en büyük gücü olan Asur egemenliğine karşı yer yer ortak hareket etme zorunluluğunu doğuruyordu. Ancak Medlerin korku salacak düzeyde güçlenmesi zaman zaman Asur-Urartu işbirliğine de yol açmıştı. Asur’un Med güçleri karşısında egemenlik alanlarını kaybetmesi durumunda Urartu (Xaldi) Med’e karşı Asur’un yanında yer almayı korunma stratejisi olarak tercih etti. Asur kayıtları bu sürece ışık tutar bilgiler vermektedir.

Bu kayıtlara göre: Asur Kralı II. Sargon (MÖ 722-705), MÖ 716 yılında Manna’ya saldırdı ve bu saldırı sırasında çok kanlı bir çatışma meydana geldi. Bu çatışma sonrası her yer yıkılarak viran oldu. Bu yıkımdan bir yıl sonra MÖ 715 yılında II. Sargon, Medlere ve Urartu’nun egemenlik alanlarına karşı saldırıya geçti. Med ve Urartu halklarına ait bağ, bahçe, köy ve kasabaları ateşe verip tamamen viran etti. Saldırılar Med kabilelerini birleştirip bölgede bir güç haline getiren kral Diyako döneminde de devam etti. Med kralı Feraurt’la birlikte dengelerde önemli değişimler oldu.

Asur Kralı Eserhedun, Zawma saldırısının ardından, MÖ 647 yılında Diyako’dan sonra kral olan Feraurt’a bir elçi göndererek onun egemenliğini resmi olarak tanımak zorunda kalır. O dönem Medlerin gücü Asurları ürkütecek boyutta idi. Feraurt döneminde Medler egemenlik alanlarını genişleterek bağımsızlıklarını devam ettirdiler. Kral Feraurt bu hareketi ile yalnız Medleri bir araya getirmedi, Mani ve Kimmerleri de sağlanan bu birliğe katarak onların da kralı oldu. Feraurt Kimmer ve Saka savaşçıları ile beraber Elam (İlimi) ve Pers ülkelerini de kendi yönetimi altına aldı.

Bu şekilde Feraurt, Doğu Asur İmparatorluğu’nun hakimi oldu. Bu yıllarda Medler ve Perslerle aynı soydan olan, başka bir deyişle Aryan olan Saka halkı Kürdistan ve Azerbaycan’a yerleşerek, Asurlara karşı Feraurt’a müttefik oldular. Medya’nın Dusani, Saparda ve İşpaka gibi bölgelerinin hükümdarı Mami Tiyarşu (Hemya Tarşi) ve Sakaların hükümdarı tamamen Feraurti’nin egemenliğine dâhil oldular. Bu şekilde güçlenen Feraurt, bütün Doğu Asur bölgesini Asur krallarının elinden alarak, bu bölgeler üzerinde kendi egemenliğini ilan etti.

Asur imparatorluğuna son verilmesi

Keyaksar (Key Xusrew-Xosrew) Dönemi ve Asur İmparatorluğu’nun Yıkılması

Feraurt’un yerine Med kralı olan Keyaksar (Key Xusrew-Xosrew) MÖ 613 yılında Sakaların (İskit) gücünü kırmak için bir dizi lider ve rütbeli askeri öldürerek, ordusunu Urmiye Denizi’nin batı bölgesine yığdı. Partatawa’nın oğlu Madisi’in ordusunu kırarak, onları Kürdistan, Ermenistan ve Azerbaycan topraklarından uzaklaştırırken, sadece Med krallarına bağlı olan bazı Sakaları yerinde bıraktı. Daha sonra Kral Keyaksar İran topraklarının birçok bölgesini de topraklarına katarak egemenliği altına aldı.

Bu zaferlerden sonra bölgenin en güçlü hükümdarı haline gelen Keyaksar, Asur merkezine saldırmak üzere tüm hazırlıklarını tamamladı. Keyaksar önce Diyala Nehri kenarındaki Xarxar (Kharhar) bölgesini ele geçirdi (MÖ 615). Arkasından Şirqat (Asur) şehrini aldı. Şirqat şehrinin Asurların elinden çıkmasından sonra Babil Kralı Nabu-apla-usur (Nabopolassar MÖ 626-605) Asurlara karşı Medler ve Babiller arasında bir antlaşma yaptı. Med Kralı Keyaksar, adı Amid olan kızını Babil tahtının veliahttı olan II. Nebuchadnezzar (Nabu-kudurri-usur) ile evlendirdi.

Med ve Babil’in müttefik kuvvetleri, MÖ 612’de Ninova’yı iki ay boyunca kuşattılar. Çaresiz kalan Asur Kralı Sin Şar İşkun aynı yılın ağustos ayında kendi sarayını ateşe vererek, kendini ve ailesini yaktı. Başka bir belgeye göre ise Asur kralı kaçarken bir adamı tarafından öldürüldü.

Böylece Ninova’nın düşmesinden sonra bir dünya imparatorluğu olan 1300 yıllık Asur Devleti, bir daha ayağı kalkmayacak şekilde çöktü ve tarihten silindi. Asurların egemenliği altındaki topraklar ittifak yapmış Medler ile Babiler arasında paylaşıldı. İmparatorluk topraklarının kuzeydoğusu Medlerin, kuzeybatısı da Babil Devleti’nin hâkimiyeti altına girdi.

Asur’un ortadan kaldırılmasından sonra Medler bölgede egemenliklerini genişletmeye devam ettiler. Arrap’ha (Kerkük) M.Ö. 615 yılında Medlerin eline geçmişti. Med devleti büyümeye devam ederek İmparatorluk haline geldi. Azerbaycan MÖ. 606’da, Aran M.Ö. 601’de, Derzene/Drexene (Dersim) M.Ö. 596’da, Kaldea M.Ö. 595’te ve Tabal M.Ö. 592’de düştü ve buralara Medler hakim oldu.

Daha önce belirtildiği üzere Hirkani, Part, Baktriya, Doğu ve Kuzey İran, Afganistan, Türkmenistan bölgeleri değişik belgelerde Diyako ve Feraurt döneminde alındığı belirtilmişti. Kayaksar (Key Xusrew) dönemini ele alan belgelerde ise bu bölgelerin Keyaksar tarafından alındığı belirtilmektedir ki kanımca bu gerçeğe daha yakındır. Çünkü bölgeyi askeri güçleriyle kontrol altında tutan Asur gibi bir dünya imparatoru tarihten silinmiş, Medleri engelleyen büyük güçler yok edilmiş ve Keyaksar’ın egemenlik alanlarını genişletmesinin önünde bir engel kalmamıştı. Med Devleti’nin doğudaki sınırı Biyabana ve Qerequm’a kadar genişledi. Türkistan, Amuderya Cihyhun (Ceyhun) Nehri ve şimdiki Afganistan’ın büyük bir bölümü de onun egemenliği altına girdi.

Key Xusrew, Asur Kralı Aşur Ubilata’a yardım ettiklerini düşündüğü için MÖ 590 yılında Urartu ülkesine saldırdı. Tuşba (Wan) şehrini alarak Urartu ülkesini tamamen egemenliği altına aldı. Böylece Urartu devleti de tarihten silinmiş oldu. Urartu devletinin Saka ve Kimmer güçleri tarafından ortadan kaldırıldığını belirten belgelerin olduğunu da söylemeliyiz. Bu belgelerde Medlerle Urartular (Haldi) arasında herhangi bir savaşın olmadığını, Urartuların Asur saldırılarıyla güçten düşürüldükten sonra Kimmer ve Sakaların saldırısına uğradığını, M.Ö 6.yüzyılda bölgeye göç eden Ermenilerin de Urartu egemenlik alanlarında hakimiyetlerini geliştirdiklerini ve böylelikle Urartu hakimiyetinin zamanla sona erdiğini belirtmektedir. Daha sonra Key Xusrew’in Sakaların üzerine yürümesinin nedeni bu olabilir. Keyaksar/Key Xusrew Sakaların üzerine yürüyünce, Sakalar kaçarak Halis (Kızılırmak) Nehri’ni geçerek Lidya ülkesine, Kral Alyat’a sığındılar. Key Xusrew Lidya kralından suçluların iadesini istedi ama Lidya Kralı, Key Xusrew’in bu isteğini geri çevirerek kendilerine sığınanları geri vermedi.

Bu olaydan sonra Medler ile Küçük Asya’nın hâkimi Lidyalılar ve sığınmacı Sakalar arasında beş yıl boyunca (M.Ö. 590-585) sert çatışmalar meydana geldi. M.Ö. 585 yılının Mayıs ayının 28’inde bir güneş tutulması oldu. Bu sırada ünlü Yunan Bilgin Malatyalı Tales/ Talis (M.Ö. 626-548) araya girerek savaşı durdurdu. Her iki taraf da tanrıların bu savaşı istemediğine inanarak savaşı durdurdular. Daha sonra Kilikya Kralı Sevensius (Sêdênsiyus) ile Babil Kralı Buxtinesir, tarafları bir araya getirerek bir barış antlaşması imzalattılar. Lidya Kralı Altyatis kızını Key Xusrew’in velihatı olan Astiyag’a (Astiyages) verdi. Böylelikle Halis Nehri (Kızılırmak) Med ve Lidya ülkeleri arasında sınır oldu. Bu arada Urartu ve Lidya arasında yer alan Kimmerlerin ülkesi Yunanlıların Kapadokya olarak kaydettikleri Ketpetuke de Med İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiş oldu. Mehrdad R.İzady ise Med orduları Lidya üzerine yürürken Lidya toprakları içinde Zelani Kürd aşiretinin olduğunu, Zelanilerin Medlere yardım ettiklerini, Keyaksar’in Lidyalılarla yaptığı anlaşmadan sonra Med imparatorluğunun bünyesine giren Kızılırmak’a kadar olan bölgeyi Zelanilere bıraktığını yazıyor.

Bu zafer ve askeri başarılar, Keyaksar (Key Xusrew)’in eski Kürdistan tarihi içinde önemli bir yere sahip olmasını sağladı. Med İmparatorluğu’nun sınırları Key Xusrew döneminde, Hindistan’dan Küçük Asya’nın ortasına doğru, Halis (Kızılırmak) Nehri’ne kadar uzanıyordu. Güney Kafkasya, Azerbaycan, Ermenistan, Curcya(Gürcistan), Afganistan ve daha batıda yer alan Sind ülkesi ile Türkmenistan’ın tamamı da Medlerin egemenliği altına girmişti.

 

ASTİYAG (ASTİYAGES) DÖNEMİ ve MED İMPARATORLUĞUNUN YIKILMASI

Bazı kaynaklar Keyaksar’dan (Key Xusrew) sonra oğlu Astiyag’ın M.Ö. 593 yılında Medlerin başına geçtiğini yazıyor. Ne var ki M.Ö. 585 yılında Lidyalılarla sağlanan barışla birlikte Lidya Kralı Alyatis’in kızını Keyasker’in oğlu Astiyag’a (Astiyages) verdiği zaman Astiyag henüz Kral değildir. Keyakser’in yönetimi M.Ö. 585 yılında oğlu Astiyag’a bıraktığı bilgisi daha doğru duruyor. Keyakser’in M.Ö. 584 yılında öldüğü belirtiliyor. 

İzady, bugünkü Afganistan, Türkmenistan olan bölge Baktirya, Arya, Karmenya, Partiya bölgelerinin Astiyag tarafından ele geçirildiğini yazıyor. Fakat diğer birçok tarihçi Astiyag’ın savaşı ve yeni yerler fethetmeyi tercih etmediğini yazmaktadır. Astiyag için; genç yakışıklı, kendini seven, saçlarını uzatan, gözlerine sürme çeken, takılar takan, sakin ve kendine özgü bir kişiliğe sahip birisiydi diye yazıyor. Kral Astiyag, kendi topraklarında daha güzel bir düzen kurmayı savaşmaya tercih ediyor.

Astiyag yaşamı boyunca 3 kadınla evlendi ki bunlardan birincisi Lidya Kralı Alyatis’ın kızı Anwişti. Astiyag’ın 5 yıl süren bu evliliğinden Madana adında bir kızı olmuştu. Astiyag’ın ikinci karısı Ermenistan kralının Tigranuhi adındaki kızıydı. Üçüncü karısının adı ise Anusya idi. Astiyag’ın bu üç kadından Amit ve Madana adlarını taşıyan iki kızı oldu. Kızı Amit’i Stipamey, kızı Madana’yı ise Med İmparatorluğunun satrapı olan Pers Kralı Kembucy ile evlendirdi. Pers Kralı Kembucy’nin oğlu Kyros, Kral Astiyag’ın kızı Madana ile evliliğinin ürünüdür.

Med tahtına oturan Astiyag, Med Devleti’nin sistemini reforme etmek, inşa ve yeniden düzenlemekle meşgul oldu. Yönetim alanı o kadar çok genişti ki özel tedbirler ve büyük bir yönetim becerisi gerekiyordu. Bazı araştırmacıların ifadesine göre Astiyag keyfine düşkün bir kraldı. Zamanının çoğu eğlencelerle geçiyordu. Kral Asityag için daha ileri anlatımların olduğunu da söylemeliyiz. Ancak imparatorluğunu 35 yıl gibi uzun sayılacak bir süre yönettiğini biliyoruz ki bu da yönetim becerisinin olduğunu gösteriyor.

Kral Astiyag tarafından yapılan bu iç reformlar, yönetim ve halk toplulukları arasındaki ilişkilerin modernize edilerek yeniden düzenlenmesi ve yayılma siyasetinin değiştirilmesi Med Devleti içinde köklenmiş ruhbanlar (Maglar) ve komuta kademesindeki yüksek rütbeli askerlerden oluşan iki ana sınıfı rahatsız etti. Bu çevreler Astiyag’a muhalefet etmeye başladılar. Devlet kademesindeki bu yönetici tabaka Astiyag’ı devirmek için Pers/Ahameniş Kralının oğlu, Astiyag’ın torunu olan Kyros’u kışkırtılar ve kendisine destek vadettiler. 

Astiyag döneminde Med’e bağlı bir krallık olan Pers Kralı Ahameniş ailesine bağlı Kembûcy’nin oğlu Kyros, Med imparatoru Astiyag’ın kızından torunu oluyordu. Med ordusunun önemli bir komutanı idi. Bazı Med ordu komutanları ve ileri gelenlerini yanına alan Kyros dedesine karşı başkaldırdı ve M.Ö.550 tarihinde onu devirerek Med İmparatorluğuna son verdi. Bütün Med ülkesini eline geçiren Kyros Pers/Ahameniş devletinin imparatoru oldu. Pers/Ahameniş döneminde tüm Med topraklarında olduğu gibi Turan, Mekran, Zabilistan ve Kabilistan’daki Braxoyî, Zengene ile Edreganè Mamilî ve Kirmanî Kürdlerininin Mirlikleri  Ahameniş İmparatorluğunun satrapları olarak devam etmiştir. Daha sonrasında da Seleukoslara, Part/Eşkanilere ve Sasanilere bağlı satraplar olarak yaşadılar.

Bazı tarihçiler Med İmparatorluğunun yıkılış tarihini M.Ö.522 yılı olarak yazar. Ancak gerek Astiyag’ın başa gelişi ve gerekse İmparatorluğu yıkan Persli torunu Kyros’un hükümdarlık dönemi bu tarihe uymuyor. Dolaysıyla diğer birçok tarihçi tarafından belirlenen M.Ö. 550 tarihi daha doğru duruyor. Zaten birçok tarihi belgede Ahameniş/Pers Kralı olarak Kyros’un M.Ö. 547-546 yılında Pers imparatoru olarak Sardes’i kuşatarak Lidya devletine son verdiği belirtilmektedir ki bu da artık Med egemenliğinin olmadığı anlamındadır.

Astiyag’ın torunu olan Kyros’un, dedesini yenerek Med İmparatorluğunu tarihten silmesi ile Med egemenliği Pers/Ahameniş egemenliğine dönüştü. Kyros’un Med imparatorluğunu ortadan kaldırması sadece devletin egemenlik alanlarına sahip olmasıyla sınırlı kalmadı. Kyros’un Med Kralının torunu olması kendisine Med uygarlığına sahiplenmenin yolunu da açmıştı. Böylece Med uygarlığı Kyros eliyle Pers/Ahameniş uygarlığına dönüştürüldü. Bu aynı zamanda Med egemenliği dönemindeki yazıtların da değiştirilip dönüştürülmesine yol açtı. Bu bakımdan Med tarihini incelediğimizde Asur kayıtları, Urartu kayıtları ve Pers kayıtlarıyla daha çok karşılaşıyoruz. Medler döneminde bırakılmış kayıtlar ya bilinçli bir şekilde yok edildi veya değiştirilerek Pers kayıtlarıymış gibi dönüştürüldü. Bu da Kürd/Med tarihi araştırmalarında büyük bir eksikliği, boşluğu ortaya çıkarmıştır.

Tarih araştırmacıları dönem tarihini Asur ve Urartu devletlerinin bıraktıkları kayıtlardan okurlar. Medlerin bölgeye gelişleri, Asur ve Urartulularla muhatap oluşları yüzlerce yıllık bir tarihi döneme denk geliyor. Medlerin bölgeye gelmeden önce yazıyla bir alakalarının olmadığını düşünürsek bile 300-500 yıllık bir sürede Asur ve Urartularla ilişkileri, Medlerin kayıt bırakma kültürüne yabancı olduklarını düşünmemizi engelliyor. Çok daha eski dönemlerde bile bir medeniyeti sona erdirip yerine geçen başka yeni bir yönetim, ortadan kaldırdıkları medeniyetin sanat, kültür gibi yeteneklerini kendine alıp kullanır. Sümer’den sonra Akad dönemi buna iyi örnektir. Sümerlerle ilgili birçok bilgiyi Akad kayıtlarından öğreniyoruz. Medler de mutlaka eserler ve yazıtlar bıraktılar. Aksini düşünmek doğru olmaz. Bugün Med yazıtlarına az rastlanmasının bir izahının olması gerekir.   

Tarihçi Dr. Ebdulqadir Maroni, bir dergiye verdiği röportajında: “Ahamenidler (Pers), Medlerin kültürlerini, edebiyatlarını ve medeniyetlerini sanki kendilerinin mirasıymış gibi değiştirdiler. Ahamenidler, Medlerin miraslarını, dillerini ve yazılarını, bayramlarını, resmi adetlerini, halkını tıpkı Med iktidarı gibi hiç Medlere atıfta bulunmadan sanki kendilerininmiş gibi lanse ettiler. Ahamenidler her ne kadar Med İmparatorluğu’nu yıkıp, medeniyetlerini tahrip ettilerse de, Med medeniyetini kökten yok eden Sasaniler olmuştur,” der.

Medlerin Ahamenişlere karşı isyanları devam etti. En büyük isyanlardan birisi M.Ö. 539 yılında oldu. M.Ö. 521 tarihinde de Medler çok büyük bir isyan başlattı ve Asur, Part, Ermenistan ve Hirkaniya ülkelerini egemenlikleri altına almalarına rağmen Ahameniş Kralı Daryus’un büyük ordusu karşısında yenildi ve Med’i yeniden ayağa kaldırma çabaları da son buldu. Bazı tarihçilerin Medlerin yıkılma tarihini M.Ö. 522 olarak belirtmelerinin nedeni bu olabilir.

Yaklaşık 300 yıllık Med tarihi döneminde Medler bölgeyi ve kendine bağlı toplulukları şekillendirdi. Bazı tarihçiler Medlerin bölgeye geldiği dönemde Zagros halkının (Guti, Huri, Subari, Mitani) Kürdler olduğunu kabul ederler. Bazı tarihçiler de Medlerin Zagros’a hakim olmalarıyla birlikte ilişkiye girdikleri yerel toplulukları Aryan dili ve kültürüyle şekillendirdiğini ve yerel topluluklardan da etkilenerek dil, kültür, ırk geçişleri yaşayarak ortaya yeni bir etnik kültürel topluluk ortaya çıktığını kabul ederler. Genel kabul gören tez, bugün Kürdistan’da yaşayan yaklaşık 50 milyon ve dünyanın değişik yerlerine dağılmış yaklaşık 10 milyon Kürd’ün Medlerin ve antik Kürdistan’da yaşayan Zagros yerel toplulukların torunları olduğudur. Kürdlerin bugün sahip olduğu zengin kültürünün büyük bir medeniyetin mirası olduğu kesindir.

İbrahim Küreken

 

Kaynaklar

Ako Mihemmed Mîrzadeyî, Eski Kürt Tarihi, Sitav yay. 2020 Van

Axwend Mıhemed Salih Zengene Beluç, Kurdgalnamek, Cild I. Azad Yay.2019,

Prof.Dr. Elî Teter Nêrweyî, Antik Kürdistan, Sitav yay. 2023 Van

Bahos Şavata, Kürtlerin tarihi, cilt 2, İBV yay. 2015 İstanbul

Can Şeker. Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne, Peywend yay.

Cemal Reşid Ahmed-Feyzi Reşid, Kürtlerin Eski Tarihi, Avesta yay.İstanbul, 2021.

Prof. George Rawlinson, Eski Doğu’nun Büyük Krallıklarından MEDYA Krallığı, Doz yay. 2006.

HERODOTOS, TARİH, İş Bankası yayınları XIX. basım 2021,İstanbul.

Mehrdad R. İzady. Bir El kitabı KÜRTLER, Doz yay. 2004 İstanbul

Muhammed Emin Zeki Beg, “Kürtler ve Kürdistan Tarihi” Nubihar yay. 2018 İstanbul

Mustafa Gezgör, Med tarihi ve Kültürü, Aram Yay.2023 Diyarbakır

Selahaddin Mıhotuli, Arya Uygarlıklarından Kürtlere, Koral yay.1992 İstanbul

Yahya Özmen,  A’dan Z’ye MEDLER, Sitav yay. 2024.

Zenadie Alekseievna Ragozin, “ASURLAR” Say yay. 2022 İstanbul

Geef een reactie

Je e-mailadres wordt niet gepubliceerd. Vereiste velden zijn gemarkeerd met *