Kürt partileri, BDP,HAK-PAR ve KADEP arasinda geçen ay yapilan seçim ittifakina birçok grup ve çevre de onlari destekleme çagrilar yayinladi. Buna son olarak ÖSP’de katildi.
Iç çati$malarla, çeki$melerle, parçali duru$uyla güçünü yitirmi$, birlige hasret kalmi$ bir halk olan kürtler için elbete birlik sözkonusu olunca akan solar duruyor. Bir umut i$igi olmabilir umudu ile hemen dört elle sarilip birligi sahipleniyor. Birlige ve iç bari$a hasret bir ulusal hareketin elbeteki birlik özlemi, i$birligi arzusu anla$ilir bir durumdur. Ki$i olrak bende bunu anlamaktayim. Hatta övünerek söyleyebilirim ki 35 yillik siyasi çali$mamda hem Kürdistan ulusal güçlerin arasindaki birligi, hemde Kûrdistanli sosyalistlerin bir parti çatisi altinda birligini saglamak amaçiyla çok çaba sarfedenlerden biriyim. Ama birlik bagliyici bir program ve tüzüge dayanmasinin yani sira Kürdistan halknin „kendi kaderini özgürce tahin etme“ hakki ilkesi üzerinde in$a edilmelidir. Bu Kürdistanli bir sosyalist için kirmizi cizgi olmasi gerekir diye dü$ünüyorum.
Yapilan ittifak seçime endeksli bir birliktir. Seçim bitinçe ittifakta biteçektir. Özelikle BDP böyle bakiyor. Daha ba$tan birlik protokoluna kar$i çikarak, asil niyetini ortaya koymu$tur. Daha sonra alti maddelik bir ittifak protokol imzalanmi$ olsada bu tesbitin yanli$ligini kanitlamaz. BDP bu ittifakla amacladigi A. Öcalan’in devlet ile yaptigi görü$melerde elini güçlendirmektir.
Ittifak metnine gelince.
- Bu ittifakta Kürdistan yoktur. Kürdistan’in olmayi$i sistemle entekre olama projesini çagri$tirmakta. Sömürgeci TC devleti çözüm için sundugu konsept çografik olarak Kürdistani inkar, kürtleri halk olarak yok sayma kürtleri birey olarak görme üzerinde bir konseptir. Dolayisiyla devlet ile Kürt partilerin ittifaki bu çerçevede bir eksik bir fazla üzerinde anla$iyorlar. Ayrica bu ittifak misaki-millici olmasinin yani sira „Demokratik Cumhuriyet“ teslimiyet tezini çagri$tirmakta.
- Ittifakin en önemli maddesi ana dilde egittim talebidir. Ancak Kürtçe egitim ancak Kürdistan cografyasi üzerinde bir statüko ile mümkündür. Statükonun düzeyi fark etmez. Bu otonom bir Kürdistan devletinde, federel bir Kürdistan devletinde veya konfederel bir Kürdistan devletinde olabilir. Burada önemli olan Kürdistan’in bir statükoya sahip olmasidir.
Dolayisiyla Kürdistani temel almayan bir ittifakin devlet olma diye bir sorunu da olamaz. Dewleti olmayan bir halk ancak kendi dilini ögrenir. Bu i$in dogasi geregidir. Dünyada herhangi bir statükaya (devlete) sahip olmayan bir halkin kendi dili ile egitimi sözkonusu olmami$tir. Olmu$sa da ben bilmiyorum.
Tekrar etmekte fayda var. Bu ittifakda cografik olarak Küdaistan yoktur. Kelime olarak Kürdistan olmadigi gibi protokolun havasinda da böyle bir çagri$im sözkonusu degildir. Ayrica Ulusal ve Toplumsal Kurtulu$ adina tek kelime sözkonusu degil. Buna ragmen hedefine ulusal ve toplumsal kurtulu$u koyan sosyalist bir partinin bu ittifaka destek vermesi ayri bir çeli$ki olsa gerek. Ama anla$ilan bu ÖSP meclisi için bir çeli$ki degildir.
Kisacasi Kürdistanli sosyalistlerin “Bari$ ve Demokrasi” adaylari destekleme karari almasi politikasizliktir. Bagimsiz ve sosyalist bir duru$ asla degildir. Görev, bu misaki millici ittafa bo$a çikartmak için bagimsizlikci ve sosyalist bir seçim platformu yaratmak olmaliydi. Daha ba$tan bunu önerenlerden biri oldum ve her seçimde BDP çevresinin oynadigi ittifak oyunlara gelinmemesi konusunda uyardim. Ancak bagimsizlikci ve sosyalist geçinen parti ve çevreler misaki millicilerin oynuna gelmi$tir. En kisa zamanda bir özele$tiri ile bu yanli$tan dönülmese me$ruyetlerini zedelemi$ olacaklardir.
Sonuç itibariyla Nasname’de bir makala ile çagri yapan Ferhat Sagnaç destekliyor ve Kürtleri Misaki-millici seçim sandigina degil, Bagimsiz Kürdistan anlamina gelen “2. Lozana Hayir ve Kürtlerin Kendi Kadarlerini Özgürce Tayin Etme Hakkina“ imza vermeye çagiriyorum.
05 Haziran 2011