Kökleri taa Komal yayın evine kadar uzanan bir mücadele tarihi ile Rizgari ve Ala Rizgari geleneğinin lider kadrolardan biridir kek İbrahim Güçlü. Gerçi benim için dürüst, radikal bir Kürd u Kürdistani yurtseverin hangi gelenekten geldiği ve hangi ideolojiyi benimsediği önemli değildir.
Önemli olan yüzyılların işgal acısıyla inleyen sömürge bir halkın ulusal kurtuluş mücadelesine yürekten inanç ve bağlılığıdır ki bu özellikler zaten kek İbrahimde fazlasıyla mümkündür.
Buradaki amacım sayın İbrahim Güçlüyü övmek değil, Kürdistan tarihinin en az bi yarım asırlık canlı tanığına ve çalışmalarına dikkat çekmek içindir. Ben yaklaşık olaraktan yirmi yılı aşkın bir süredir bu değerli ağbeyimizin yazı ve görüşlerinden istifade etmekteyim.
Burada özellikle üzerinde durmak istediğim kek İbrahim Güçlünün hangi siyasi gelenekten gelirse gelsin Kürdistan davasına katkı sunmuş kayıplarımız hakkında onları anlatan ve içerisinde bir çok tarihi ders ve informasyon içeren anma ve biyografi yazılarıdır. Benim eskiden beri bu davaya emek vermiş bütün fedekar insanlara karşı büyük bir hassasiyetim vardır. İşte bu nedenledir ki kek İbrahimin Kurdistan ulusal kurtuluş mücadelesine katkı sunmuş insanları anlatan yazılarını zevkle okumaktayım. O bazıları gibi şehid düşen arkadaşlarının anıları üzerinden şehid edenlerle flört etmek yerine, bu siyasi cinayetleri sürekli katillerin yüzlerine haykırıp korkusuzca mahkum etmiştir.
O yanlız başına ben varım diyen bir çok örgütten çok daha etkindir
Son 10-15 yıldır Kürdistanın kuzeyindeki hemen hemen bütün legal ve Kürdistani etkinliklerin bir yerinde mutlaka İbrahim ağbeyi görürsünüz. O bazen gençlerle birlikte coşkuyla okunan bir Kürd marşına eşlik eder, bazen yeni bir umut ve oluşumun mihenk taşlarından birini oluşturur, bazen entegrasyoncuların gözlerinin içine bakaraktan yanlışlarını ve ihaneti yüzlerine bir şamar gibi dobra dobra haykırır, bazen kendisine karşı yapılan haksızlıklara karşı yanlız kalır, bazen elinde bir pankart ile Kürdlerin atalarına sahip çıkar ve onlara özgür topraklarda bir anıt mezar ister, o yarım asırdır halen ilk günkü gibi devrimci ve militan kişiliğiyle ülkesinin bağımsızlık mücedelesini savunan radikal bir Kürd aydınıdır.
Her ne kadar bazı kesimler onunla birlikte hareket etmenin zor olduğunu, onun uzlaşmaz bir kişiliğe sahip olduğunu ve işte bu yüzdende İbrahim Güçlünün hiç bir oluşumda uzun süreli barınamayacağını düşünüyor olsalar da, ben İbrahim ağabeyin ağır militan kişiliğini bu düşüncede olanların taşıyamadıkları kanısındayım. Bazen bireyin dik duruşu ve doğruya olan sadakati onun çevresdeki esnek kişiliklerle uyum sağlamasında zorluklara neden olur.
Yukarıda da yazdığım gibi kek İbrahim, yarım asırlık mücadele tarihi ile genelde tek tabanca ve onurlu duruşunun yanı sıra, cesur bir dava adamı ve saygın kişiliği ile dobra bir insandır..
Bu yazı ile yaşayan canlı tarihlerden birine, yaşarken “kekê Xwedê Teala temenê te dirêj bike û ji bo wan xebatên te yên hêja mala te hezar carî ava be!” demek içindir. Saygılar İbrahim ağbey..!
Çeto Omerî