Depremzedelerin konteynerde yaşam mücadelesi sürüyor: ‘Hem deprem vurdu hem de devlet…’

Maraş depremlerinin üzerinden 18 ay geçmesine rağmen kalıcı konutlar halen teslim edilmedi. Sıcak havalarla klimasız konteynerlerde kalan depremzedeler hijyen sorunu yaşıyor. Sinekler nedeniyle çocuklar hastalanıyor.

Maraş’ta 6 Şubat 2023’te meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki deprem Pazarcık ilçesine bağlı Ördekdede Köyü’nde büyük yıkıma neden oldu. Fay hattının geçtiği köy ikiye bölündü. Köylülerin verdiği bilgiye göre 167 evden 157’si yıkıldı. 33 kişi öldü, 25 kişi de yaralandı.

Depremin üzerinden 18 ay geçmesine rağmen Ördekdede’de sorunlar halen çözülmedi. AFAD tarafından 80 konteynerin kurulduğu köyde sıcaklıkların artmasıyla birlikte sivrisinek ve hijyen sorunu da büyüyor. Artı Gerçek’e konuşan köy sakinleri devletin deprem bölgesini unuttuğunu söyledi.

‘NE GELENİMİZ VAR NE DE GİDENİMİZ’

Ördekdede Köyü’ndeki konteyner kentte yaşayan ve devlet kurumlarınca herhangi bir destek alamadıklarını söyleyen Bülent Kuloğlu, “Konteyner kentte sıcaklarda hiç duramıyoruz. Bütün her yere klima dağıtıldı ama bizim oralara klima verilmedi. Yani ne gelenimiz var ne de gidenimiz. Hiç iş sahamız yok, geçim sıkıntımız çok. Depremin üzerinden 18 ay geçti. Daha buraya bir devlet memuru gelip de ‘ne yapıyorsunuz, nasılsınız?’ diye sormadı” dedi.

whatsapp-image-2024-07-06-at-13-40-26.jpeg
Bülent Kuloğlu

‘GECE SICAK, GÜNDÜZ SİVRİSİNEK…’

“Gece sivri sineklerden, gündüz de normal sineklerden artık bıktık usandık” diyen Kuloğlu, “Zaten deprem bölgesi de unutuldu. Devletten depremi hatırlayan kim var? Söylesinler bakalım. Hiç kimse yok. En azından bu sıcağa bir çözüm bulunması lazım. Yani en azından devletin el uzatması lazım. Etrafımızda büyük kanallar var. Kanallarda sivrisinek çok. Gece sıcaktan yanıyoruz, gündüz de sivrisinekten. Gece konteyner sıcaktır. Kapıda da sivrisinekten oturamıyoruz.”

‘KONTEYNER KENTTE ELEKTRİK SAATLERİ TAKILDI’

Konteynerlere elektrik saatleri takıldığını anlatan Kuloğlu, “Konteynerlerde şu anda elektrik saati var, şaka gibi. Kaç aydır konteyner içinde bir de elektrik faturası ödemeye çalışıyoruz. Birçok noktada ev verilmiş içinde kliması, buzdolabı, televizyonu, ranzası var. Her şeyle teslim edilmiş. Bunlara saat da bağlanmamış. Ama bize gelince iki tane bomboş konteyner geldi. Ne televizyonu ne ranzası ne de buzdolabı var. Yahu zaten bizim evimiz, barkımız yer altına gömüldü, hepsi toprak içinde çekti gitti. Bize niye bunlar reva görülüyor?” diye konuştu.

whatsapp-image-2024-07-06-at-13-41-03.jpeg

‘HEM DEPREM BİZE VURDU HEM DE DEVLET’

Hijyen sorunu yaşadıklarını anlatan Azize Tohum ise tepkisini şöyle dile getirdi:

“Çocukların vücudu sinek ısırığından hep yara oldu. Yani ortam çok kirli. Temizlik yok, hijyen yok, yardım çekildi. Neredeyse iki yıl olacak hâlâ evler yok. Televizyonda birkaç ev gösteriyorlar, formalite gibi bir şey oluyor bu. Devlet, ev yapacağız dedi. Ama yapılan evler o şekilde değil. İçi dayalı döşeli verilecek dediler, ev hâlâ yok. Yani hem deprem bize vurdu hem de devlet. Kiraya gidecek bir para da yok. Yani biz de ne yapacağımızı şaşırdık.

whatsapp-image-2024-07-06-at-13-41-04-001.jpeg

Depremden sağ çıktığım için ben pişmanım. Keşke o depremde biz de ölseydik ailemizle beraber. Ailemden 8 kişi kaybettim. Ama diyorum ki keşke onlarla beraber ben de ölseydim de bu günleri görmeseydim. Canlarımıza mı yanalım, evimize mi yanalım? Bu zor hayat şartlarına mı yanalım?.”

‘ÇOCUKLARIM İŞ BULAMIYOR, FATURALARI ÖDEYEMİYORUZ’

Geçim zorluğu yaşadıklarını ve çocuklarının iş bulamadığını vurgulayan Tohum, şunları söyledi:

“Hadi erzakla bir şekilde geçiyoruz, hani açlıkla diyoruz belki terbiye olunur ama hijyen olmadan hiçbir şey olmuyor. Zaten suyu kuyudan alıyoruz. Şimdi korkuyoruz kuyuya da saat bağlarlar diye. Elektriği zorlanarak ödüyoruz, onu nasıl ödeyeceğiz onu da düşünüyoruz. Yani konteyneri düşünün, bir konteynerde elektrik parası ödüyorsunuz. Bu çok haksız bir durum, çok absürt. 25 yaşındaki çocuğum iş bulamıyor. 23 yaşında diğer çocuğum iş bulamıyor. Ne yapalım, öldürelim mi kendimizi? Depremde zaten yıkıldı, her şeyimiz gitti. Çalışacak alan da yok. Vallahi biz de bilmiyoruz ne yapacağımızı. “

Rojhat Abi

AG

Geef een reactie

Je e-mailadres wordt niet gepubliceerd. Vereiste velden zijn gemarkeerd met *