Harvard Üniversitesi’nin Donald Trump yönetimiyle anlaşmazlığı sürerken adım atan Çin, Amerikan üniversitesindeki uluslararası öğrencilere “koşulsuz teklifler” sundu.
Trump yönetimi geçen hafta Harvard’ın uluslararası öğrencileri okula alma yetkisini iptal ederek yabancı öğrencileri başka üniversitelere geçme ya da yasal statülerini kaybetme seçenekleriyle karşı karşıya bıraktı. Cuma günü bir federal yargıç kararı geçici olarak bloke etti ve 29 Mayıs için bir duruşma belirledi.
2025-2026 akademik yılı için geçerli olacak yasak, yönetimin Harvard’ın Yahudi düşmanlığını teşvik ettiği ve Çin Komünist Partisi’yle koordinasyon içinde olduğu iddiasıyla geldi. Karar, Harvard’ın uluslararası öğrenci sayısının 5’te birini oluşturan yaklaşık 1300 Çinli öğrenciyi etkiliyor.
Hong Kong Eğitim Bakanı Christine Choi, Çin’in finans merkezindeki üniversiteleri “dünyanın her yerinden seçkin öğrencileri” ağırlamaya çağırdı. Choi yaptığı açıklamada, “Birleşik Devletler’in öğrenci kabul politikasından etkilenen uluslararası öğrenciler için Eğitim Bürosu, Hong Kong’daki tüm üniversitelere uygun öğrencilere kolaylaştırıcı tedbirler sunması çağrısında bulundu” dedi.
Eğitim Bürosu, yasaktan etkilenen öğrencilere destek sunmak için Hong Kong Harvard Kulübü’yle temasa geçtiğini belirtti.
“Eğitimleri değişen küresel eğitim ortamından etkilenen öğrencilerin ihtiyaçlarını yakından takip etmeyi sürdüreceğiz” diyen büro, şehrin “uluslararası eğitim merkezi” rolünün bir parçası olarak destek önlemlerini değerlendireceğini de sözlerine ekledi.
Eğitim Bakanı, Hong Kong’daki üniversitelerin, öğrencileri şehre çekmek için yabancı öğrencilere yönelik azami sınırların gevşetilmesi de dahil hükümetin aldığı tedbirlerden yararlandığını söyledi.
Cuma günü açıklama yapan Hong Kong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Harvard’daki uluslararası öğrencileri eğitimlerini sürdürmek üzere davet etti.
Üniversite, “ilgilenen öğrenciler için sorunsuz geçişi kolaylaştırmak üzere koşulsuz teklifler, kolaylaştırılmış kabul prosedürleri ve akademik destek sağlamaya” hazır olduğunu belirtti.
7,5 milyon nüfuslu Hong Kong’un Times Higher Education Dünya Üniversite Sıralaması’nda ilk 100’de 5 üniversitesi bulunuyor.
Yakın zamana kadar Asya’nın en özgür akademik alanlarından biri olarak kabul ediliyordu.
Şehirdeki okullar ve üniversiteler artık ulusal güvenlik ve yurtseverlik temalarını eğitimlerine entegre etmek zorunda kalarak Çin anakarasındaki eğitimle daha uyumlu hale geliyor.
Öte yandan Trump, Harvard’ın tüm uluslararası öğrencilerinin “adlarını ve ülkelerini” yönetimine bildirmesini talep etti. Üniversite tarafından paylaşılan son verilere göre böyle bir listede yaklaşık 6 bin 793 ad bulunacaktı.
Truth Social adlı sosyal medya platformunda “Harvard neden öğrencilerinin neredeyse %31’inin YABANCI ÜLKELERDEN olduğunu ve bazıları Birleşik Devletler’e hiç de dost olmayan bu ülkelerin öğrencilerinin eğitimi için HİÇBİR ŞEY ödemediğini ve ödemeye de niyetli olmadığını söylemiyor?” diye sordu.
Kimse bize bunu söylemedi!
Yönetim daha önce Harvard Üniversitesi’nin, Başkan’ın çeşitlilik programlarına son verilmesi, bir “bakış açısı çeşitliliği” denetimi sunulması ve Filistin yanlısı gösterilerin dağıtılması gibi taleplerine uymaması halinde federal fonlarının riske gireceği uyarısında bulunmuştu.
Ancak Yargıç Allison Burroughs emri “anayasanın bariz ihlali” diye niteledi ve Harvard’a, yönetime karşı geçici bir sınırlama emri verdi.
Burroughs, Harvard’ın avukatlarının bu hamlenin kuruma “acil ve onarılamaz bir zarar” vereceğini gösterdiğini söyledi.
Daha önce de bir başka federal yargıç, Trump yönetiminin ülke çapındaki uluslararası öğrencilerin yasal statülerini iptal etmesini engellemişti.
Harvard’ın profesörleri ve personeli yabancı öğrencilerine destek verirken, üniversite yönetimi de öğrencilerin kalmasını sağlamaya kararlı olduğunu açıkladı. (IT)