Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) 27 gündür Kürdistan Bölgesi topraklarında düzenlediği operasyonlar nedeniyle Duhok’ta 182 aile göç etti. Çatışmaların yaşandığı bölgelerde de 602 köyün boşaltılma tehlikesi bulunuyor.
Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi’nde yaptığı operasyonlar devam ediyor.
Operasyonlarda TSK ile PKK arasında sık sık çatışmalar yaşanırken bölge halkı ve köy sakinleri zor günler yaşıyor.
Rûdaw’a konuşan İnsan hakları örgütü ve çatışma gözlemcisi olan Toplumsal Barış Timleri (Community Peacemaker Teams-CPT) Sorumlusu Kamran Osman, Türkiye’nin 15 Haziran ile 11 Temmuz arasında Kürdistan Bölgesi’ni 285 kere bombaladığını ve bombalanan yerlerin çoğunlukla Duhok’ta olduğunu bildirdi.
Osman, Duhok’un Amedi ilçesine bağlı 8 köyün tamamen boşaltıldığını ve 602 köyün de boşaltılma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirtti.
182 ailenin yerinden edildiğinin altını çizen Osman, “Miska köyü tamamen boşaltıldı, daha önce köyde 26 aile vardı” dedi.
Öte yandan CPT’nin verilerine göre TSK operasyonları nedeniyle Duhok’ta 65 bin dönüm ekili arazi yandı.
Son 7 aylık süreçte çatışmalardan dolayı 8 sivil hayatını kaybederken Duhok’ta 4, Soran’da 3, Süleymaniye’de 1 kişi yaralandı.
Türkiye’nin bombardımanlarında 1991’den bu yana 344 sivil hayatını kaybederken 358 sivil yaralandı.
Çelebi: Türkiye, PKK’nin varlığından şüphe ettikleri yerleri bombalıyor
Çatışmalar ile sık sık gündeme gelen diğer bir bölge ise Soran Bağımsız İdaresinin Sidekan Kasabasına bağlı kırsal alanlar.
Sidekan Nahiye Müdürü İhsan Çelebi de konuya dair Rûdaw’a konuştu.
Çelebi, “Türkiye’nin bölgedeki varlığı sürüyor ama güçlerinde değişiklik yapıyorlar. Bazen sayılarında artış oluyor, bazen de azaltıyorlar. Aynı zamanda konum da değiştiriyorlar. Hâlihazırda bu bölgede 10 askeri karakolları bulunuyor. Sınırlarımızda zaman zaman değişimler oluyor, son bir aydır top atışları ve bombardımanlar yapılıyor. Ayrıca devamlı İHA’lar havadan bölgeyi tarıyor. Şüphe duydukları alanlar Türkiye tarafından bombalanıyor” dedi.
TSK’nın Kürdistan Bölgesi topraklarına 30 km boyunca geldiğini belirterek, “Onlar (Türkiye) PKK’nin varlığından, tünellerinden şüphe ettikleri yerleri bombalıyor. Bu yıl geçmiş 6 yıla kıyasla güvenlik açısından bölgenin daha güvenli olduğunu söyleyebiliriz. Bombalama, top atışları ve çatışmalar daha az yaşanıyor. Genelde kış aylarında çatışmalar yoğunlaşıyordu ama geçtiğimiz kış daha az olduğunu gözlemledik. Tabii ki sınırdaki insanlarımız tedirgin bu da biraz PKK’nin faaliyetlerine bağlı. PKK’liler Türk karakollarına saldırdıkları zaman onlar da yanıt veriyorlar ve o bölgeye daha fazla askeri güç ve mühimmat getiriyorlar” ifadelerini kullandı.
TSK’nın Kürdistan Bölgesi’nin onayıyla bölgeye gelmediğinin altını çizen Çelebi, PKK’nin varlığından dolayı Türkiye’nin bu bölgede askeri karakol kurduğunu söyledi.
Türkiye’nin bölgede ilerleyip ilerlemeyeceğine ilişkin konuşan Çelebi, “Bizim bu konuda herhangi bir bilgimiz ve doğrudan ya da dolaylı olarak bu orduyla bağlantımız yok. Ayrıca bu bölgede ne kadar ilerleyecekleri konusunda da bir bilgimiz yok ama genel anlayış şu; PKK’nin varlığından veya faaliyetlerinden şüphelendikleri yerleri bombalıyorlar” dedi.
“Sidekan’ın yüzde 46’sı yerel yönetimlerin kontrolünde değil”
Sidekan’ın 1617 km sınırının yaklaşık yüzde 46’ının yerel yönetimlerin kontrolünde olmadığını ifade eden Çelebi, “PKK’nin faaliyetlerinden dolayı 2017’den bu yana TSK’nın kontrolüne geçmiştir. Durum o zamandan günümüze kadar aynı şekilde devam ediyor” diye konuştu.
PKK ve TSK’ya da çağrıda bulunan İhsan Çelebi, çatışmaları onların yaşadıkların bölgelerden uzaklaştırmaları gerektiğini hatırlattı.
Rûdaw
