Faik BULUT
Bu yazımızda Ä°ran, Irak, Suriye ve Lübnan’da bulunan Åžii silahlı birimler ile Yemen merkezli Zeydi inançlı Husi (Ensarullah) güçlerinin Gazze’deki Ä°srail mezalimi gerekçesiyle OrtadoÄŸu’da ABD-Ä°ngiltere-Ä°srail üçlüsüne karşı asimetrik savaÅŸ veren milislerden bahsedeceÄŸiz.
Açıklanması gereken öncelikli soru, “Asimetrik SavaÅŸ” kavramıdır.Â
Asimetrik savaş, güçsüz olan askeri birimlerin daha güçlü olan birliklere karşı yürüttüğü gayrinizami harp unsurlarını da barındıran çatışma yöntemidir. Asimetrik savaş kavramı, özellikle 11 Eylül 2001 sonrasında ortaya çıkan bir kavramdır.
Â
- Taraflardan biri diğerinden daha zayıfsa,
- Taraflardan birinin yeri belli deÄŸilse,
- Taraflardan birinde zayiat verdirilebilecek zayıf noktalar varsa… 1 Asimetrik savaÅŸ yöntemine baÅŸvuruluyor.Â
Buna dördüncü nesil savaÅŸ da deniliyor.Â
Harp ile siyasetin, asker ile sivilin, barış ile çatışmanın, savaÅŸ alanı ile emniyetli bölgeler arasındaki bulanık hatların varlığından ötürü nitelendirilen bir savaÅŸ türüdür ‘Asimetrik SavaÅŸ’…
Bu askeri doktrin, ilk defa 1989 yılında aralarında William S. Lind’in de bulunduÄŸu bir Amerikalı analist takımı tarafından savaÅŸ halinin tek merkezden idare edilmeyen bir biçime dönüşmesini tanımlamak için kullanılmıştır.Â
En basit tanımı ile hasım tarafların devlet olmayıp ÅŸiddetli bir ideolojik aÄŸ olduÄŸu herhangi bir savaşı içerir. Terörizme ve asimetrik savaÅŸa benzerlik göstermesine raÄŸmen çok daha kapsamlıdır. 2Â
Kolay bitmezler. Duruma göre 30-50-80 veya 100 yıl sürebilirler.
OrtadoÄŸu’daki bazı örneklerine bakalım: Hizbullah (Lübnan), Hamas (Filistin), Filistin KurtuluÅŸ Örgütü (FKÖ), HaÅŸdi Åžabi (Irak), PKK (Türkiye-Irak), IŞİD (Suriye-Irak), El Kaide (Afganistan-Pakistan), Husi Hareketi (Yemen).
Dar anlamda Ortadoğu coğrafyasına baktığımızda son 10 yılda şöyle bir manzarayla karşılaşıyoruz:
ABD-İsrail ikilisine karşı verilen asimetrik (eşitsiz-dengesiz-istikrarsız) savaş sürecinde bilhassa İran yanlısı milisler (Hizbullah-Haşdi Şabi gibi) çatışma ve yıpratma yeteneklerini güçlendirdiler.
Ä°ranlı yetkililer jeopolitik açıdan Filistin’deki sıcak savaşın kendi ülkesine sıçramaması için komÅŸu coÄŸrafyalarda (Irak-Suriye) ve yakın uzak nüfuz bölgelerinde (Lübnan-Yemen) ABD-Ä°srail ikilisini yıpratma savaşı yoluyla dizginleyip oyalamayı ve zamanı geldiÄŸinde de pazarlık masasına oturmayı tasavvur ediyorlar. Â
Çin ile Rusya’nın bölgede etkin olmasından sonra, batılı büyük devletlerin OrtadoÄŸu’da kurdukları geleneksel güç dengesi, merkezkaç (farklı direniÅŸ eksenleri oluÅŸturan devlet dışı) güçlerin verdikleri yıpratma savaşı sonucu giderek bozuluyor.
Bu güçler, direndikleri uluslararası (ABD-Ä°ngiltere vs) ve bölgesel (Ä°srail, Türkiye, Ä°ran, Suriye vs) devletlere karşı mutlaka hesaba katılması gereken odaklar olarak önem kazanıyorlar.Â
Uçak gemileriyle Akdeniz ve Kızıldeniz’i kontrol altına almayı amaçlayan ABD-Ä°ngiltere ikilisi ise Ä°srail’e karşı farklı bölgelerde açılan yıpratma savaşına dayalı cephelerin ortaya çıkmasını önleyemedi.
Washington OrtadoÄŸu AraÅŸtırmaları Merkezi’ne göre; Lübnan-Ä°srail sınırında gerçekleÅŸen yüzlerce saldırı sonucu sınır boylarındaki on binlerce insan iç bölgelere taşınmak zorunda kaldı.Â
Örneğin Lübnan Hizbullah hareketi, işgal güçlerini ciddi biçimde rahatsız edip neredeyse hareketsiz bırakan 1500 kadar eylem (sınırdan sızma ve roket/füze atma) gerçekleştirdi.
Ä°srail, pek rahatsız olduÄŸu El Rıdwan isimli Hizbullah milislerinin sınırdan geriye çekilmesini istiyor.Â
CENTCOM komutanlarından Koramiral Brad Cooper, Husilerin Bab’ul Mendeb’den geçen gemilere yönelik yıpratma taktikleri için “Amerikan donanması için Ä°kinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük muharebe” tespitini yapıyor.Â
Åžubat 1979’da Åžah Muhammed Rıza Pehlevi’nin devrilmesinin ardından Ayetullah Humeyni’nin rehberliÄŸinde kurulan Ä°ran Ä°slam Cumhuriyeti baÅŸta ABD olmak üzere batılı devletlerin ve Körfez ülkelerinin hışmına uÄŸradı.
Â
“Ä°slam Devrimi ihraç edecek!” suçlamasına maruz kalan Ä°ran, o günden beri sürekli hedef tahtasında ve bir ÅŸekilde kuÅŸatma altında tutuluyor.
Aynı nedenle ABD ile Körfez ülkelerince desteklenen Irak Devlet BaÅŸkanı Saddam Hüseyin, Ä°ran-Irak Savaşı’nı (1980-1988) baÅŸlatmıştı.
O günden beri Ä°ran, benzer savaÅŸların kendi topraklarında bir daha yaÅŸanmaması için (Amerika ve Ä°srail’e karşı) komÅŸu bölgelerde “direniÅŸ ekseni” adı altında geniÅŸ çaplı bir “milis ağı” kurdu.Â
Irak ve Suriye Ä°slam Devleti (IŞİD) cihatçılarının 2014 yılında itibaren her iki ülkenin belli ÅŸehir ve bölgelerini iÅŸgal etmesinin ardından da Necef’teki ruhani lider Ayetullah Sistani’nin fetvası üzerine Heyet’ul HaÅŸdi Åžabi (Halk Seferberlik Güçleri) kurulmuÅŸ oldu.Â
Bu milislerin bir kısmı 1980’lerde Saddam yönetimine karşı mücadele eden Iraklı muhalif Åžii parti ve hareketlerden oluÅŸurken, kalanı ABD’nin ülkeyi iÅŸgal ettiÄŸi 2003 yılından itibaren sahneye çıktı.
IŞİD’e karşı mücadelenin baÅŸlangıcında “gönüllü birlikler” adıyla ortaya çıktı. Nuceba Hareketi, Asaibu Ehlil Hak, Hizbullah Tugayları vs., Amerikan birliklerine direndikleri için “terör örgütü” listesine dâhil edildiler.Â
HaÅŸdi Åžabi’yi Irak ordusuna katmak için parlamentoda Kasım 2016’da bir kanun çıkarıldı. Dönemin CumhurbaÅŸkanı Fuad Masum, 19 Aralık’ta bu yasayı onayladı. Böylece HaÅŸdi Åžabi, milli silahlı kuvvetlerin en üst komutanlığına baÄŸlandı.
21 Mart 2017’de örgüt, Irak Özel Kuvvetler Bölümü kurmak için özel eÄŸitim kursu açtığını duyurdu. EÄŸitim sonrasında Irak Özel Operasyonel Kuvvetleri’nin talimatıyla verilen görevleri üstlendi.Â
Ağırlıklı olarak Åžii milislerden oluÅŸmakla birlikte belli oranda Sünni, Hıristiyan, Ezdî, Türkmen ve Åžabak (BektaÅŸi inançlı Kürt, Türk, Arap cemaatler) birimlerini de bünyesine alan yaklaşık 76 farklı grubun altında toplandığı bu yarı askeri yapı, Haziran 2014’te Irak İçiÅŸleri Bakanlığı’nın Halk Seferberlik Komitesi’ne baÄŸlandı. AÅŸiretler de HaÅŸdi Åžabi’de önemli bir role sahip oldular.
Aynı dönemde alt kollara ayrılan HaÅŸdi Åžabi, özellikle Ä°ran’a yakın grupların etkisine girdi. Nitekim Nuceba Hareketi, Hizbullah Tugayları ve Seyyid Åžuheda (Hz. Hüseyin) Tugayları gibi grupların büyük bölümü, Ä°ran tarafından yönlendirmektedir.
2024 yılı itibarıyla Irak silahlı kuvvetlerinin yüzde 52’sini teÅŸkil eden bu oluÅŸumun bünyesinde toplam 238 bin asker ve subay var.Â
Â
Haşdi Şabi bileşenleri iki kısma ayrılıyorlar:
1- İran’ın ruhani lideri Ali Hameney’i (velayet-i fakih öğretisi gereÄŸi) rehber olarak benimseyenler. Bu kesim, aynı zamanda Irak hükümetinde ve devletin kilit kademelerinde büyük nüfuz sahibi olan Åžii siyasi partilerin askeri kanadı gibi faaliyet gösteriyor.
Sözgelimi Hadi Amiri önderliÄŸindeki El Fetih Ä°ttifakı (Platformu), Asaibu Ehlil Hak (önderi Qays Hazali), Ä°mam’ın Askerleri Tugayı (baÅŸkanı Ahmed Esedi), Babilon Hareketi (Hıristiyan), Hizbullah Tugayları, Nuceba Hareketi ve Selahaddin Alayı Ä°ran yanlısı kesimlerden sayılmaktalar.
- HaÅŸdi Åžabi birlikleri içinde en büyüğü, Hadi Amiri komutanlığındaki “Bedir Tugayı” isimli hareket olup ağırlıklı biçimde Diyala, El Anbar, Selahaddin, Kerkük ve Ninova’da (Musul) bulunuyor. Toplam 15 alayı var.
- Hizbullah Tugayları, 3 alaya sahipler. El Anbar çölü ile baÅŸkenti Hille olan Babil ilinin Curf’ul Sahar yöresine uzanan alanda faaldir.Â
- Asaibu Ehlil Hak 3 alaya sahip olup Selahaddin ili yöresinde konuÅŸlanmaktadır.Â
Belirtmekte yarar var; her alay 4 bin askerden oluÅŸmaktadır. Son derece geliÅŸmiÅŸ silahlarla (Ä°HA, SÄ°HA, tank, her çeÅŸit top vs) donatılan bu yapılar, Sünnilerin egemen olduÄŸu illerde kurulan 15 karargâh ve üste faaliyet halindedirler.Â
Mevcut hükümet, 2023 yılında 3,4 milyar dolardan fazla bir ödeneÄŸi HaÅŸdi Åžabi’nin askeri masrafları (levazım ve mühimmat) ile personel maaÅŸları için ayırmıştır.Â
Â
2- HaÅŸdi Åžabi içindeki en etkili ve büyükleri olarak bilinen Bedir Ordusu Örgütü, Asaibu Ehlil Hak, Ketaib Hizbullah gibi Ä°ran’a yakın olan grupların yanı sıra, Mukteda El Sadr’a baÄŸlı Seraye El Selam, Åžii dini mercii (Ayetullah Sistani’ye) baÄŸlı Ali Ekber, Fırkat’ul Abbas, Ensar’ul Merciye gibi gruplar HaÅŸdi Åžabi yapısı dışında tutum alıyorlar.
Konunun uzmanları, kuruluÅŸundan itibaren HaÅŸdi Åžabi’nin iki Åžii güç arasında çekiÅŸmelere sahne olduÄŸu konusunda hemfikir.
Nitekim HaÅŸdi Åžabi içindeki ayrışma, bölünme ve problemlerin giderilmesi bir yana aralarındaki çeliÅŸkiler daha da derinleÅŸebiliyor.Â
Örgütün komuta kademesi 1980’li yıllarda yaÅŸanan Ä°ran-Irak savaşında Ä°ran saflarındaki Iraklılar arasından seçiliyor.
Oysa Irak’ın Åžii mercii Ayetullah Sistani’ye baÄŸlı gruplar ile doÄŸrudan Ä°ran dini liderliÄŸi etkisi altındaki gruplar arasında uzun süredir çekiÅŸme yaÅŸanıyor.
Yapı içinde asıl karar verici olan HaÅŸdi Åžabi’nin Genelkurmay BaÅŸkanı Ebu Mehdi El Mühendis, 8 Ocak 2020 tarihinde ABD’nin düzenlediÄŸi hava saldırısı sonucu BaÄŸdat’ta Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü komutanı General Kasım Süleymani ile birlikte katledildi.Â
Â
Aylar süren müzakerelerin ardından Falih el-Feyyad baÅŸkan olarak seçildi. Genelkurmay BaÅŸkanlığı’na ise HaÅŸdi Åžabi’nin operasyonlarından sorumlu kiÅŸisi, hakkında çok ÅŸey bilinmeyen ama sıkı bir Ä°ran taraftarı olduÄŸu söylenen Abdulaziz Ebu Fedek getirildi.
Bu arada belirtelim: ABD, HaÅŸdi Åžabi’nin ÅŸu anki lideri eski baÅŸbakan Haydar Ä°badi’nin Ulusal Güvenlik Danışmanı Falih el-Feyyad’ı da yaptırım listesine aldı.
Â
Gerekçe şöyleydi: “2019’da ülkenin birçok kentinde ekonomik durumun kötüleÅŸmesi, yolsuzluk ve genel hizmetlerin eksikliÄŸini protesto eden halka karşı silah kullanma talimatı vermesi!” Â
Oluşumun Irak içerisinde toplam 8 bölge komutanlığı var. Bu komutanlıklar,  ülkenin güneyi hariç diğer bölgelerinde konuşlanmış durumdalar.
Bunlar: Ninova (Musul) Bölge Komutanlığı; Kerkük ve Doğu Dicle Bölge Komutanlığı; Diyala Bölge Komutanlığı; Semerra Bölge Komutanlığı; Bağdat Bölge Komutanlığı; Cezire Bölge Komutanlığı; Ramadi Bölge Komutanlığı ve Orta Fırat Bölge Komutanlığıdır.
Â
HaÅŸdi Åžabi örgütlenmesinin içinde yer alan Nuceba Hareketi’nin temel motivasyonu, Suriye’de BeÅŸÅŸar Esad rejimini desteklemek ve Lübnan Hizbullah örgütü ile baÄŸlantıları güçlendirmektir.
Nuceba Hareketi, Asaibu Ehlil Hak örgütünden kopan Ekrem El Kaubi tarafından 2013’te kurularak faaliyetlerine baÅŸladı.
Irak’ın güvenliÄŸini ve istikrarını tehdit ettiÄŸi gerekçesiyle ABD Hazine Bakanlığınca 2008’de kara listeye alınan Nuceba Hareketi, Irak’taki Åžii milisleri Suriye’de Esat rejimi saflarında savaÅŸtırma hedefini güdüyor.
Â
Örgüt lideri El Kaubi, basına yansıyan söylemlerinde açıkça Ä°ran dini liderliÄŸi ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’a baÄŸlılığını teyit etmektedir.
HaÅŸdi Åžabi uzun bir süredir Ezdî inançlı Kürtlerin yaÅŸadıkları Sincar’da (Ezdîxan’da) güç bulunduruyor ve giderek varlığını artırıyor.Â
Yerel kaynaklara göre sayısı 2 bin 500’ü geçmeyen milis gücüne sahip Abbas Tugayı ile Sincar’ın güneyinde konuÅŸlu HaÅŸdi Åžabi’ye baÄŸlı yöredeki 29. ile Suriye sınırındaki 15. Alay bünyesinde faaliyet gösteriyor.Â
HaÅŸdi Åžabi bileÅŸeni olup Ä°ran’a yakınlığıyla bilinen Asaibu Ehlil Hak örgütü lideri Qays Hazali, Åžubat 2021’de yerel basına demeç verdiÄŸi demecinde “Türkiye’nin müdahalesine karşı silahına sarılacağını” söyledi ve “Türkiye’nin Irak’taki varlığının ABD varlığından daha tehlikeli olduÄŸunu” savundu.
Keza HaÅŸdi Åžabi’nin Sincar sorumlusu Hal Ali, “BaÄŸdat hükümeti, olası bir Türkiye operasyonuna karşı koymak için hazırlık yapmamızı istedi. Bu kapsamda ÅŸu ana kadar yaklaşık 10 bin silahlı kiÅŸi Sincar’a ulaÅŸtı” demiÅŸti.
Oysa Irak basınında yer alan bazı haberlere göre; Irak Ordusunun Başkomutanı olan Başbakan Mustafa Kazımi böyle bir emir vermemişti. 4
Â
Ä°ran yanlısı milisler tarafından Suriye-Ãœrdün sınırındaki bir ABD üssüne düzenlenen ve üç Amerikan askerinin ölümüne neden olan saldırıların ardından Beyaz Saray yönetimi, Irak ve Suriye’deki Ä°ran Devrim Muhafızları Ordusu ile baÄŸlantılı silahlı grupların mevzilerine misillemede bulunma emri vermiÅŸti.Â
Bu saldırılarda Irak’ta 16, Suriye’de 23 kiÅŸinin öldüğü bildirildi. Cuma günü gerçekleÅŸtirilen saldırılarda, Irak’ta 36 kiÅŸinin de yaralandığı belirtildi.Â
Bunun üzerine Iraklı Åžii milislerin lideri konumundaki Falih el-Feyyad, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin ülkeden çıkarılmasını isteyerek gözdağı verdi: “HaÅŸdi Åžabi’yi hedef almak ateÅŸle oynamaktır!” dedi. 5
Â
2021 yılında milis güçleri olan siyasi partiler, Ä°ran desteÄŸiyle “Koordinasson Çerçevesi” (الإطار التنسيقي) isimli bir ittifak gerçekleÅŸtirdiler.Â
O zamanki amacı, nispeten tarafsız davranan ve bu arada ABD, Avrupa, Türkiye ve Iraklı Sünni güçlere göz kırpan eski BaÅŸbakan Mustafa Kazımi ile o zamanki genel seçimlerde birinci parti konumundaki ihtiraslı ve Ä°ran karşıtı dini lider Muqtada Sadr’ın önünü kesmekti.
Â
Koordinasyon Çerçevesi; Qays Hazali önderliÄŸindeki Hareket’ul Sadıqun (Sadık ve DoÄŸrucular Hareketi), Ä°tilaf’ul Feth (El Fetih Ä°ttifakı), eski BaÅŸbakan Nuri Maliki’nin Kanun Devleti Ä°ttifakı, Ammar El Hekim baÅŸkanlığındaki Hikmet Akımı, Ahmed Esedi liderliÄŸindeki Ä°mam’ın Askerleri Hareketi, Ä°slam Yüksek Meclisi, Hareket-u Ata, Fazilet Partisi gibi yapılardan oluÅŸmaktadır.Â
Sonuçta Koordinasyon Çerçevesi bileÅŸenleri yukarıda bahsedilen hedefleri gerçekleÅŸtirdiler. Muqtada Sadr hükümet kurmaktan vazgeçti. BaÅŸbakan Kazımi görevinden ayrıldı. Yerine Muhammed Åžiya El Sudani hükümet baÅŸkanı oldu.Â
Â
Yukarıda adı geçen oluÅŸumların hepsi de yeni kurulan hükümetin 12 bakanlığında hassas ve kilit mevkilere yerleÅŸtiler.Â
M. Sadr önderliÄŸindeki El Sadr Akımı, yüzde 80’inden fazlasının eski BaÅŸkan Saddam’ın devrilmesinden sonra oluÅŸturulan Åžii milislerin faaliyetine sürekli karşı çıkmaktadır.
Onlara göre milisler, partilerin askeri kolu olmak yerine kolluk kuvvetleri içinde eriyip gerçekten ordu malı olmalıdırlar.Â
Sadr’ın 2003 yılında Amerikan iÅŸgaline karşı teÅŸkil ettiÄŸi Mehdi Ordusu’nun bölünmesinde, muhtemelen Tahran’ın rolü olduÄŸu düşünülmektedir.
Zira Sadr, daha önce benimsediÄŸi Ä°ran çizgisinden koparak muhalif bir yerde durmaya baÅŸlamıştır.Â
Irak’taki Åžii milisler icabında örtülü/yasadışı birimler oluÅŸturma yoluna gitmektedirler. ÖrneÄŸin Nuceba Hareketi’nin gölge kuruluÅŸu “Eshab’ul Kehf” taburu, “Asaibu Ehlil Hak” örgütününki ise yan kuruluÅŸu olan “Seraye Evliya’il Dem” bölüğüdür.Â
Bu tür yan veya gölge kuruluÅŸlar Irak içinde veya dışındaki ABD hedeflerine saldırılar düzenlemekte; bilhassa El Anbar gibi Ãœrdün-Suriye sınır boylarında hâkimiyet kurup Amerikan tesisleriyle Ä°srail topraklarına füze fırlatmaya çalışmaktadırlar.Â
Kimi zaman Irak’taki yabancı devletlerin sadece siyasi deÄŸil, ekonomik çıkarlarını da hedefleyen eylemler yapılmaktadır.
Â
Irak Kürdistan bölgesindeki hedeflere, bilhassa baÅŸkent Erbil (Ocak 2024) ve Harir (Ekim 2023) gibi bazı üslere yapılan saldırılara ilaveten BirleÅŸik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Ãœrdün toprakları da bir ÅŸekilde bu tür saldırılara maruz bırakılmaktadır.Â
Â
Ekim 2023’te baÅŸlayan Gazze Savaşı vesilesiyle kendini Ä°ran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) yakın gören Hizbullah Tugayları ile Nuceba Hareketi gibi oluÅŸumlar Ä°srail ile destekçisi Amerika’ya karşı aktif mücadeleyi ve ABD’nin bölgedeki askeri üsleriyle ekonomik tesislerini vurmayı savunuyorlar.Â
Â
Buna karşılık Asaibu Ehlil Hak ile Bedir Tugayları, Irak’ın Filistin-Ä°srail savaşından uzak durmasından yanadırlar. Dolayısıyla HaÅŸdi Åžabi içinde bölgedeki savaÅŸa katılıp katılmama noktasında görüş ayrılığı mevcuttur.
Neticede Amerikan hedef ve çıkarlarına saldırıyı benimseyen dört oluÅŸum şöyle sıralanabilir: Vefalı Ensarullah, Nuceba Hareketi, Ketaib’ul Şüheda ve Ketaib’ul Hizbullah. Dördünün oluÅŸturduÄŸu platformun adı “Irak Ä°slami DireniÅŸi”dir.Â
Bahsedilen dört oluÅŸum içinde Ä°ranlılar ve Lübnan Hizbullah örgütü uzmanları bulunmakla birlikte, bunların ülkede herhangi bir resmi siyasi temsilcileri yoktur.Â
Â
“Irak Ä°slami DireniÅŸ” adı altında ÅŸimdiye kadar Irak ve Suriye’deki Amerikan üslerine/hedeflerine yönelik (Ocak sonu 2024 itibarıyla) toplam 120 saldırı gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Malum, ABD’nin her iki ülkedeki toplam asker sayısı 3 bin 500 olarak biliniyor.
Saldırılara askeri misilleme yapan ABD, Irak yönetimine ekonomik yaptırımlar uygulayabileceğini de açıkladı. Başkent Bağdat ve çeşitli mıntıkalara yönelik şiddetli misilleme yapan ABD, Irak kamuoyunda ve hükümeti nezdinde eleştirildi.
BaÅŸbakan dâhil baÅŸlıca yetkililer Amerikan askerlerinin ülkeden çıkarılmasını istedi. Bu hususta görüşmeler devam ediyor.Â
Devam edecek…Â
Kaynakça:Â
1. E. Stepanova, Terrorism in asymmetrical conflict: SIPRI Report 23. Oxford Univ. Press, 2008.
2. Spencer C. Tucker, The Encyclopedia of Middle East Wars: The United States in the Persian Gulf, Afghanistan, and Iraq Conflicts [5 volumes], 8 Ekim 2010.
3. https://www.majalla.com/node/309961/, Selam Zeydan, 9 Åžubat 2024.Â
4. https://www.trthaber.com/haber/dunya/irakta-devlet-icinde-devlet-hasdi-sabi-562458.html, son güncelleme 16 Nisan 2021.
5. https://www.majalla.com/node/309961; https://tr.euronews.com/2024/02/04/iran-destekli-hasdi-sabi-lideri-abd-onculugundeki-koalisyon-gucleri-iraktan-ciksin, 4 Ocak 2024.
Suriye ve Lübnan’daki Ä°ran destekli milisler: Jeopolitik oyunun ayrıntıları (2)
Ä°ran destekli, Ä°ran yanlısı milislerin Irak’taki faaliyetlerine birinci bölümde yer vermiÅŸtik.
Bu yazıda Suriye ile Lübnan’daki Åžii milis oluÅŸumlarını ele alacağız.
Bu oluşumlar, konumları ve hedefleri açısından Iraklı benzerlerinden biraz farklı:
Her şeyden önce milisleri etnik açıdan Lübnan, Irak, Afganistan, Tacikistan ve Pakistan kökenli.
Bunlar İran Devrim Muhafızları Ordusu‘na baÄŸlı Kudüs Gücü tarafından devÅŸirilip Lübnan Hizbullah örgütü ile beraber askeri eÄŸitimden geçirilip cepheye sevk ediliyor.Â
Bu milisler iç savaş sürecinde onlarca muhalif cihatçı (IŞİD, İhvan, Nusra Cephesi gibi) ve silahlı harekete (Suriye Milli Ordusu bileşenleri gibi) karşı fiilen savaşıp Suriye rejimini korumaya devam ediyorlar.
Nadiren de olsa gerektiÄŸinde Ä°srail’e karşı Golan Cephesi’nde mevzilenip vur-kaç taktiÄŸi uyguluyorlar.
İcabında Lübnan tarafına geçerek Hizbullah ile ortak faaliyet gösterebiliyor ve ondan yardım alabiliyorlar.
Â
Yeri geldiÄŸinde Ä°dlib-Humus-Halep-Lazkiye hattında çok sayıda cihatçı örgütün çatısı altında toplandığı Heyet’u Tehrir’il Åžam-HTÅž, eski adıyla El Kaide’nin bir kolu sayılan Nusra Cephesi’ne karşı Suriye ordusuyla birlikte savaşıyorlar.
Gerek oldukça kuzeyde ve Kürtlerin denetimi altındaki bölgelerde, bilhassa Fırat’ın doÄŸu yakası ile Deyrizor’da Suriye yanlısı silahlı birimler ve aÅŸiret milisleriyle birlikte Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve başında ABD’nin olduÄŸu Koalisyon Güçlerine karşı çatışmalara girebiliyorlar.
Â
Zaman zaman Iraklı Åžiilerle ortaklaÅŸa veya onlara vekâleten ABD ile SDG’nin askeri üsleri ve mevzilerine Ä°HA, SÄ°HA, roket ve füzelerle saldırıyorlar.Â
Suriye’deki yabancı milislerin nasıl oluÅŸtuklarının hikâyesini, güç ve önemlerini ele alarak yazıya baÅŸlamalıyım.
Bu hususta birçok kaynağın yanı sıra esas olarak Bursa UludaÄŸ Ãœniversitesi’nden Erkan Okalan-Ömer Göksel Ä°ÅŸyar ortak imzasıyla yayımlanan “Ä°ran Destekli Åžii Milislerin Suriye İç Savaşındaki Rolü” isimli uzunca makaleden yararlandım. 1Â
Lübnan Hizbullah milisleri, Fatimiyyun ve Zeynebiyyun Tugayları
Ä°ran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO-Pasdaran) Dış Operasyonlar Birimi Kudüs Gücü tarafından Suriye ve Irak’ta savaÅŸmak üzere örgütlenen 15 (veya 24 ile 28) farklı milis grubundan bahsediliyor.
DoÄŸrudan Ä°ran’a baÄŸlı olarak hareket eden bu grupların en önemlileri ÅŸunlardır:
Lübnan Hizbullah örgütü, Suriye Hizbullah milisleri, Bedir Ordusu, Fatimiyun Tugayı, Zeynebiyun Tugayı, Seyyide Rukiye Tugayı, İmam Ali Taburları, Abul Fazl Taburu, Irak Hizbullah Tugayları.
Bunlar arasında Ceşy-ül Şabi, Ebu Fadıl Abbas Tugayı, Zülfikâr Tugayı, Kuteyb-u Seyid Şuheda (Hz. Hüseyin Taburu) ve İbn Yasir Tugayı gibi Iraklı Şii milis grupları da saymak gerekir.
Bu grupların çatısı altında savaÅŸan milislerin kesin sayıları konusunda ise çeliÅŸkili ifadeler bulunuyor.Â
Ä°ran yanlısı Nuceba Hareketi örgütü kurulduÄŸu 2013’ten bu yana Suriye’de Esad rejimi saflarında muhaliflere karşı savaşıyor.
Suriye’de bir dönem gündemde olan Halep’in kuzeyindeki (Åžiilerin yoÄŸun yaÅŸadığı) Nebil ve Zehra kasabalarında çok sayıda milis bulunduruyor.
Nuceba Hareketi’nin “Liva Ammar bin Yasir”, “Liva el Hasan el Mucteba”, “CeyÅŸ’ül Tahrir Colan” (Golan’ı Kurtarma Ordusu) ve “Liva el Hamd” olmak üzere 4 tugaydan oluÅŸan 10 bin kiÅŸilik bir güce sahip olduÄŸu düşünülüyor.
Nuceba Hareketi Irak merkezli HaÅŸdi Åžabi’nin çatısı altında faaliyet gösteriyor ve Irak kolluk güçlerinin bir parçası sayılıyor.
ABD’nin “terör” listesinde olmasına raÄŸmen Irak yönetiminden maaÅŸ alıyor.Â
Â
Devrim Muhafızları Ordusu (Pasdaran) Genel Komutanı, 2016’da yaptığı bir açıklamada Suriye, Irak, Yemen, Afganistan ve Pakistan’da Ä°ran paralelinde hareket eden 200 bin silahlı milis gücü oluÅŸturduklarını ifade etmiÅŸti.Â
Israel Times sitesi, Eylül 2017 tarihli haberinde, bir Hizbullah (Lübnan) komutanına dayandırarak Suriye’nin güneyinde sadece Lübnan Hizbullah örgütüne baÄŸlı 10 bin milis gücünün bulunduÄŸunu ileri sürmüştü.Â
6 Ocak 2018 tarihinde bir Fatimiyun Tugayı (Afganistanlı Şii milisler) yetkilisi ise şu ana kadar sadece kendi milislerinden 2 binden fazla savaşçının öldüğünü ve 8 bin kadarının da yaralandığını açıklamıştı.
Şu an 24 ila 28 kümeye ayrılmış olan 150-200 bin Şii milisi, Suriye rejimi için savaşıyor.
Bunun sadece 20-25 bini Suriye hükümetinin doğrudan kontrolü altında. Diğerleri İran bağlantılı. 2
Â
Suriye’nin önemi ve Ä°ran desteÄŸi
Ä°ran ruhani lideri Ali Hamaney’in DışiÅŸlerinden Sorumlu BaÅŸ Danışmanı Ali Ekber Velayeti’nin 6 Ocak 2012 tarihli açıklamasına bakılırsa Suriye, “Ä°srail ve destekçilerine karşı direniÅŸin altın halkası” sayılmalı.Â
Ä°ran’ın Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi eski baÅŸkanı Said Celili ise Suriye iç savaşı hakkındaki tespitini 6 Eylül 2012 tarihinde şöyle dillendirmekteydi:
Direniş ekseni ve düşmanları arasında yaşanan bir çatışma!
2012 yılının ikinci yarısından itibaren DMO (Pasdaran) Kudüs Kuvvetleri ile Kara Kuvvetleri’ne baÄŸlı Ä°ranlı askeri birlikler, Esad rejimi kuvvetlerine doÄŸrudan muharebe desteÄŸi vermek üzere çatışma sahasına yönlendirildi.
Rejim destekçisi yarı askeri yerel güçler, silahlı takviye kuvvetler ÅŸeklinde yeniden örgütlenmek üzere tekrar eÄŸitimden geçirildi.Â
Â
Kudüs Kuvvetleri Komutanı General Kasım Süleymani ile Harekât ve EÄŸitim Komutanı Muhsin Çizari, “Suriye’deki rejimin sivil protestocuları bastırmak için baÅŸvurduÄŸu ÅŸiddet içeren yöntemlere yardım ettikleri” gerekçesiyle ABD Hazine Bakanlığı tarafından 2012 yılından itibaren yasak ve yaptırım listesine dâhil edildiler.Â
Her durumda dönemin DMO (Pasdaran) Komutanı Ali Muhammed Caferi, 16 Eylül 2012 tarihinde Tahran’da düzenlenen bir basın toplantısında DMO unsurlarının Suriye’de resmi ordu ve milis birliklerine eÄŸitim ve danışmanlık hizmeti vermekle sınırlı bir desteÄŸi bulunduÄŸunu açıkladı.Â
Â
Yabancı milislerin varlık sebebi ve amacı
İran Pasdaran Komutanlığı Dış Operasyon Birimi Kudüs Gücü, kıdemli stratejik müttefiki Suriye yönetiminin iç savaşta çökmemesi için, komşu ülkelerdeki Şii milisleri devşirip askeri-siyasi bakımdan seferber etti.
Bununla yetinmedi, Åžii dünyasından asırlardan beri çok tutulan ve uÄŸruna can feda edilen Kerbela Faciası’nın baÅŸka türevini dillendirerek dini söyleme de baÅŸvurdu.
Malum, Hz. Ali’nin kızı ve Hz. Hüseyin’in kız kardeÅŸi olan Hz. Zeynep’in kabrinin bulunduÄŸu Åžam’ın Yermuk yöresindeki Seyyide Zeynep Türbesi, 2012 yılında Sünni cihatçı grupların saldırılarına hedef olmuÅŸtu.
Seyyide Zeyneb’in kutsal mekânının kurtarılması yaÅŸamsal bir mesele haline geldi.
Şii inanışta önemi büyük olan cami ve türbegâh gibi kutsal mekânların tekfirci cihatçılara karşı savunulması söylemiyle farklı ülkelerde yaşayan Şii topluluklar harekete geçirildi.
Ä°ran, yaptığı çaÄŸrılarla bu Åžii seferberliÄŸini örgütleyip Suriye’ye yönlendirmiÅŸ oldu.Â
Â
İran destekli Şii milis grupları sosyal medya paylaşımlarında sıklıkla şu şiarı kullandılar:
Hz. Zeynep ikinci kez esir düşmeyecek!
Özellikle Afganistanlı ve Pakistanlı Şiilerin önemli bir kısmı bu çağrıya uydu.
Bunun bir diğer sebebi her iki ülkedeki Şii toplulukların sosyoekonomik bakımdan yoksul olması ve birçok bakımdan ezilmesiydi.
İran, bu tespitin ardından bazı teşvik edici önerilerde bulundu:
Cepheye giden her milis aylık ortalama 500 ile 750 dolar civarındaki düzenli maaş alacak.
Nitekim 2014 yılı itibarıyla yaklaşık 4 bin ile 5 bin civarındaki Hizbullah militanı, Esad rejimine destek vermek üzere Suriye’ye gitti.
Bu rakam, 2017 yılı itibarıyla yaklaşık 8000 kişiye ulaştı. Örgütün sahada verdiği can kaybının 2018 yılı itibarıyla 2000 militanın üzerine çıktığı sanılıyor.
DMO ve Lübnanlı Hizbullah’ın destekleriyle 2012 yılı sonlarında kurulan Ebu Fazıl El-Abbas Tugayı, Suriye’de Esad rejimi safında çatışmaya katılan Irak merkezli Åžii milis grupların çoÄŸunluÄŸunun dâhil olduÄŸu bir ÅŸemsiye örgüt niteliÄŸinde.
Grubun lider kadrosunu ve alt-gruplarına bağlı savaşçıların çoğunluğunu Iraklı Şiiler oluşturmakla birlikte, başta Lübnan ve Afganistan olmak üzere, çok sayıda ülkeden katılan yabancı Şii militanları kapsadığı da biliniyor.
2017 sonu itibarıyla Suriye’de yaklaşık 9 bin militanı olan Ebu Fazıl El Abbas Tugayı’nın, aynı tarih itibarıyla sahada verdiÄŸi kayıpların bin 700’ü aÅŸtığı belirtildi.
Asaibu Ehlil Hak’ın lider kadrosundan Ekrem el-Kaubi tarafından Suriye’de 2013 yılında kurulan Hizbullah-Nuceba Hareketi ise Suriye’deki militanlarını doÄŸrudan kendi komutasındaki üç alt kümede örgütledi.
Bunlar: Halep ve çevresindeki bölgede etkin olan Ammar Bin Yasir Tugayı, Şam ve çevresindeki bölgede etkin olan İmam Hasan el-Mücteba Tugayı ve Şam-Halep haricindeki bölgelerde etkin olan El Hamd Tugayı.
Faaliyetlerinin özeti şöyle:
- 2015 yılında Halep’teki çatışmalarda önemli rol oynamış olan milis grubun Suriye’deki militan sayısının 2016 yılı itibarıyla yaklaşık 7000 civarında olduÄŸu belirtiliyor.Â
 - 2017 yılında örgüt, Suriye’deki dördüncü alt yapılanması olarak, Ä°srail iÅŸgali altındaki Golan Tepeleri yakınında bulunan Kuneytra bölgesinde Golan KurtuluÅŸ Tugayı’nı kurduÄŸunu duyurmuÅŸtu.
 - Hizbullah Tugayları komutanları arasında yaÅŸanan görüş ayrılıkları nedeniyle örgütten ayrılan Ebu Mustafa el Åžeybani liderliÄŸindeki bir grup Iraklı Åžii militan tarafından 2013 yılında Suriye’de kurulan Seyyid’ül Şüheda Taburu çoÄŸunlukla Iraklı Åžiilerden oluÅŸmakla birlikte Irak dışından Åžii katılımına da açık DMO destekli bir milis yapılanma. Bu grup, Amerikan kuvvetlerinin 2017 yılından itibaren El Tanf ve El Bukemal’de gerçekleÅŸtirdiÄŸi hava saldırılarının hedefi oldu.
- HaÅŸdi Åžabi Birlikleri bünyesindeki 14. Tugay üzerinden Irak’ta da hükümete baÄŸlı resmi bir güvenlik gücü olarak faaliyet gösteren Seyyid’ül Şüheda Taburu’nun Suriye sahasındaki varlığı, 2018 yılı itibarıyla yaklaşık 700 ile 1000 kadar.Â
 - Suriye iç savaşındaki varlığını Haziran 2013’te sosyal medya üzerinden duyurmuÅŸ olan Zülfikar Tugayı, Ebu Fazıl El Abbas Tugayı’na baÄŸlı Fazıl Suphi liderliÄŸindeki bir grup Iraklı Åžii militan tarafından Ä°ran’ın desteÄŸiyle kuruldu. Ä°smini Hz. Ali’nin ünlü çift baÅŸlı kılıcından (Zülfikar) alan grup, çoÄŸunlukla Sadr Hareketi’ne baÄŸlı Mehdi Ordusu’ndan ayrılan Iraklı Åžii militanları içeriyor.Â
 - Tıpkı diÄŸer Åžii milis gruplar gibi, Zülfikar Tugayı da Suriye’deki çatışmaya katılımını “Seyyide Zeynep Türbesi’ni savunma” şeklinde gerekçelendiriyor. Grubun baÅŸta Åžam, Åžam kırsalı, Humus kırsalı ve Kuneytra olmak üzere, çatışmanın çeÅŸitli cephelerinde faaliyet gösterdiÄŸi biliniyor.Â
 - IŞİD’in 2014 yılı Haziran’ında Irak’taki kazanımlarını artırması neticesinde Suriye’deki kuvvetlerinin bir kısmını Irak’a yönlendiren bu grup, örgüte karşı mücadelede her iki ülkede de etkin rol üstlendi.
 - Ä°ran’ın desteÄŸiyle Sadr Hareketi’ne baÄŸlı Mehdi Ordusu’ndan ayrılan Åžeyh Ebu Kerrar El Bahladi liderliÄŸindeki bir grup Iraklı Åžii militan tarafından kurulan Ä°mam El Hüseyin Tugayı, Suriye’deki çatışmada rejim safındaki varlığını 30 Haziran 2013 tarihinde Facebook üzerinden duyurmuÅŸtu. KuruluÅŸunun ilk yıllarında Ebu Fazıl El Abbas Tugayı’nın bir uzantısı olarak faaliyet gösteren grubun özellikle Åžam, Seyyide Zeynep Türbesi çevresi ve Halep’teki çatışmalarda etkin rol oynadığı biliniyor.Â
 - 2018 yılında BeÅŸÅŸar Esad’ın erkek kardeÅŸi General Mahir komutasındaki Ä°ran baÄŸlantılı ordu birliÄŸi 4. Zırhlı Tümen’in 42. Tugayı’na dâhil edilen Ä°mam El Hüseyin Tugayı, Suriye Silahlı Kuvvetleri’nin resmi bir uzantısı haline getirildi.Â
Fatımiyun Tugayı: Afganistanlı Hazara Şiiler
ÇoÄŸunluÄŸu Afganistan’daki Bamyan ÅŸehrinde yaÅŸayan Hazara toplumuna mensup Afgan Åžiilerin Tahran yönetimiyle iliÅŸkilerinin kökeni 1979 yılına dayanıyor.
Ä°smini Hz. Fatıma’dan alan örgüte katılan Afgan Hazaralar, tıpkı Iraklı Åžii milis gruplar gibi, Suriye’deki varlıklarını ekseriyetle “Seyyide Zeynep Türbesi’nin savunmak” olarak ifade etmelerine raÄŸmen, büyük bir bölümünün maddi kazanım elde etmek için Suriye’deki çatışmaya katıldığını belirtmek gerekir.Â
Bu milisler Şam, Humus, Hama, Lazkiye ve Halep gibi çatışmanın çeşitli cephelerindeki askeri kazanımlarında kilit rol oynuyorlar.
Fatımiyun Tugayı, DMO Kudüs Kuvvetleri’nin Suriye’deki faaliyetlerine destek verdiÄŸi gerekçesiyle 2019 yılında ABD Hazine Bakanlığı tarafından terörist örgütler listesine dâhil edildi.
2020 yılı itibarıyla Suriye’deki kuvvetlerinin yaklaşık 12 bin ile 14 bin civarında olduÄŸu tahmin edilen Fatımiyun Tugayı’nın sahada verdiÄŸi kayıp, tahminen 2000’in üzerinde.Â
Zeynebiyun Tugayı: Pakistanlı Şii milisler
2012 yılı sonlarından itibaren Suriye’de Ebu Fazıl El Abbas Tugayı’na baÄŸlı Iraklı milislere katılarak çatışmada varlık göstermeye baÅŸlayan Pakistanlı Åžiilerin zaman içinde sahadaki sayılarında yaÅŸanan artış, 2014 yılı itibarıyla DMO Kudüs Kuvvetleri’nin desteÄŸiyle oluÅŸturulan Zeynebiyun Tugayı bünyesinde örgütlenmelerini de beraberinde getirdi.Â
Tahran yönetiminin Pakistanlı Åžiilerle baÄŸlantısının geçmiÅŸi, Pakistanlı din adamı Seyit Arif Hüseyin El Hüseyni’nin 1980 yılında Ä°ran Ä°slami Devriminin lideri Ruhullah Musavi Humeyni’nin öğretilerini tanıtmak üzere Paraçınar’da Caferi dini okulunu kurmasına dayanıyor.Â
El Hüseyni’nin 1980 yılında Sünni radikaller tarafından düzenlenen bir suikastla ölümünün ardından Kum’a giden destekçileri, 2014 yılında kurulan Fatımiyun Tugayı’nın lider kadrosunu oluÅŸturdular.
Zeynebiyun Tugayı bünyesinde örgütlenen Pakistanlı Åžiilerin Suriye’deki çatışmaya katılma sebeplerini milis grubunun ismini aldığı Hz. Zeynep’in (Hz. Ali’nin kızı) türbesinin tekfirci cihatçılara karşı savunulması olduÄŸu söylemiyle gerekçelendiriyor.
Ancak burada ağırlıklı olarak maddi kazanım elde etmeye dayalı bir düşünce de söz konusu.Â
Tıpkı Fatımiyun Tugayı’na katılan Afgan Åžiiler açısından olduÄŸu gibi, Zeynebiyun Tugayı’na baÄŸlı Pakistanlı Åžiilerin çatışmaya katılımlarında da Ä°ran tarafından saÄŸlanan maddi olanakların ve Ä°ran’da vatandaÅŸlık hakkı verilmesi gibi sosyal kazanımların önemli rol oynadığı belirtiliyor.Â
Bu anlamda, Tahran yönetiminin düzenli maaÅŸa baÄŸladığı Zeynebiyun Tugayı bünyesindeki Pakistanlı Åžiilere 3 ayda bir kullanılan on beÅŸ günlüğüne Suriye’den ayrılma izni verilen bir tür askerlik sistemi uyguladığı biliniyor.Â
Ağırlıklı olarak Åžam ve çevresinde konuÅŸlandırılan Zeynebiyun Tugayı’na baÄŸlı Pakistanlı Åžii militanlar, çatışmanın gidiÅŸatının gerektirdiÄŸi ihtiyaca göre çeÅŸitli cephelerde rejim kuvvetlerinin hem savunma hem de saldırı operasyonlarında yer alıyorlar.
Bilhassa 2016 yılında Halep’in kuÅŸatılmasında etkin rol oynamış olan Pakistanlı Åžii militanların yalnızca bu çatışmada 53 kayıp verdikleri kaydedildi.Â
2020 yılı itibarıyla, Suriye’deki kuvvetlerinin yaklaşık 2 bin civarında olduÄŸu deÄŸerlendirilen Zeynebiyun Tugayı’na baÄŸlı Pakistanlı Åžiilerin, sahada verdikleri toplam kayıplar ise 150’nin üzerinde.Â
Tıpkı Fatımiyun Tugayı gibi, Zeynebiyun Tugayı da 2019 yılında ABD Hazine Bakanlığı tarafından terör örgütleri listesine alındı. 3
Â
Deyrizor bölgesinde Ä°ran destekli milislerÂ
Suriye’deki Kürt hareketinin silahlı kanadının 2019’da IŞİD militanlarından kurtarıp kendi askeri/idari denetimine aldığı Suriye-Irak sınırındaki Deyrizor, geçen yıldan bu yana ÅŸiddetli saldırı ve çok yönlü çatışmalara sahne oluyor.Â
Çatışmanın bir yanında SDG (Suriye Demokratik Güçleri) ile ABD’nin başını çektiÄŸi Koalisyon Güçleri, diÄŸer yanında ise Suriye ve Ä°ran destekli Åžii milisleri ile Deyrizorlu bazı aÅŸiretler bulunuyor.Â
Â
Mesela Şarku’l Avsat gazetesine göre; 18 Åžubat 2024 tarihinde (büyük ihtimalle Ä°ran destekli silahlı) silahlı gruplar, Deyrizor’un doÄŸu kırsalındaki birçok kasabada bulunan SDG mevzileri ve askeri kontrol noktalarına eÅŸ zamanlı saldırılar gerçekleÅŸtirdiler.Â
AÄŸustos ve Eylül 2023’te Deyrizor’un doÄŸu kırsalındaki Arap aÅŸiret milisleriyle SDG unsurları arasında ÅŸiddetli çatışmalar yaÅŸanmıştı.Â
Türkiye ise bazı Arap aÅŸiretleri yoluyla veya Ä°HA-SÄ°HA gibi araçlarla tespit ettiÄŸi Kürt siyasi-askeri militanları imha ediyor; sivil tesisleri bombalıyor.Â
Fırat’ın doÄŸusundaki yörelerde Ä°ran yanlısı oluÅŸumların 35 kayıt (askere alma) merkezi bulunuyor.Â
Â
Deyrizor çevresindeki gruplardan bir kısmı Kudüs Tugayı, Lübnan Hizbullah’ı ve Irak Hizbullah’ı diye biliniyor.
Yazılı yerel kaynaklarda yayımlanan bilgilere bakılırsa İran yanlısı grupların Deyrizor bölgesindeki toplam gücü 12 bin kişiye ulaşıyor.
Çoğu da yöredeki Arap aşiretlerine mensup gençlerden oluşuyor. Kendi aralarında tugay, alay ve bölüklere ayrılıyorlar.
Â
Mevcutları şöyle: Ebu’l Abbas Bölüğü 3 bin milis; Hurras’ul Qura (Köy Bekçileri) 2 bin 500 milis; Seyyide Zeynep (Hz. Zeynep) bin 500 milis; Tertip 47 ve El Haşımiyun Güçleri 1200 milis; El Muntasır Alayı 350 milis; El Hüseyin (Hz. Hüseyin) Alayı 300 milis; Usud’ul Ukeydat (Ukeydat AÅŸiret Aslanları) 300 milis; Åžeyh Kuvvetleri 250 milis; El Sayb (El Åžayb) Aileleri 200 milis.
Ä°ran’ın Suriye’de 55’i askeri üs ve 515’i kontrol noktası (mevziisi) olmak üzere toplam 570 askeri varlığı bulunuyor. 4
Ä°ran yanlısı grupların kimi yetkilileri, “Bundan böyle Suriyeli olmayan kesimlerden de (Irak, Lübnan, Afganistan, Pakistan, Tacikistan kökenli Åžiiler gibi) eleman ve milis kazanıp kaydetme yoluna gideceklerini” söylüyorlar.Â
Lübnan Hizbullah örgütünün rolü
Lübnanlı Hizbullah militanları kadar profesyonel olmamakla birlikte nicelik bakımından Esat rejimi safındaki en üstün grubu temsil eden Irak merkezli milis kümelerinin çatışmaya katılımı, DMO ve Hizbullah’ın sahada verdiÄŸi kayıpların telafi edilmesinde kritik rol oynadı.Â
2003 yılı sonrası Irak’ta Amerikan kuvvetlerine karşı çatışmalara katılmış olan deneyimli militanları da içeren Irak merkezli Åžii milis gruplara yeni katılan savaşçıların ise Ä°ran ve Lübnan’daki askeri kamplarda ileri savunma teknikleri ve gerilla taktikleri konusunda eÄŸitildikten sonra Suriye’ye gönderildikleri biliniyor.Â
Bu anlamda, DMO ve Hizbullah tarafından eÄŸitildikten sonra Suriye’deki çatışma sahasında deneyim kazanan Iraklı Åžii milisler, IŞİD’le mücadeleye katılmak için ülkelerine geri döndüklerinde HSB (HaÅŸdi Åžabi Birlikleri) için nitelikli militan kaynağı teÅŸkil ediyorlar.
Â
Gazze’deki savaÅŸ nedeniyle Hizbullah, Lübnan’daki militan güçleri ve bilhassa Ä°slami kesimden gelenleri eÄŸitip yetiÅŸtirme noktasında hayati bir iÅŸlev görüyor.
Ä°ran, Ocak-2012-Ocak 2024 yılları arasından 10’dan fazla generali ve yaklaşık 800 askerini Suriye’de kaybederken; aynı sürede 1500 kadar Hizbullah milisi ile 100’e yakın subayı öldü.Â
Mesela Ä°srail ile karşılıklı yıpratma savaşı sürecine giren Hizbullah, güney sınırına konuÅŸlandırdığı Rıdwan birlikleri ve diÄŸer mevzilerdeki militanları sayesinde Ä°srail’i ciddi biçimde tedirgin edip adeta uykusuz bırakıyor.Â
Biz ayrıntılı bir çerçeve çizdik. Gelişmeler bunların önemini gözler önüne serecektir.
Kaynakça:
1. Uluslararası Afro-Asya Araştırmaları Dergisi, cilt 8, sayı 16, Haziran 2023, Bursa Uludağ Üniversitesi.
2. https://www.aa.com.tr/tr/analiz-haber/suriye-de-iran-in-sii-milisleri/1089525, Ä°smail Sarı/Rahimullah Farzam, 29 Mart 2018. Ayrıca bkz. 19 Mart 2020 tarihli Anadolu Ajansı.Â
3. Erkan Okalan-Ömer Göksel İşyar ortak imzasıyla yayımlanan İran Destekli Şii Milislerin Suriye İç Savaşındaki Rolü, Uluslararası Afro-Asya Araştırmaları Dergisi, cilt 8, sayı 16, Haziran 2023, Bursa Uludağ Üniversitesi. https://www.orsam.org.tr/tr/suriyede-sii-milislere-ne-olacak/.
4. https://www.indyturk.com/node/691766/, Faik Bulut, 22 Ocak 2024. https://www.indyturk.com/node/701846/, 23 Åžubat 2024. https://www.independentarabia.com/node/552801, 26 Åžubat 2024.
Independent